-->

Çeviri

27 Nisan 2024 Cumartesi

Nükleer santral macerasından vazgeçilmeli!


TMMOB Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesi, 26 Nisan 1986’da meydana gelen Çernobil faciasının yıldönümünde Türkiye’nin nükleer enerji çalışmalarından vazgeçmesi gerektiğini duyurdu. Yapılan açıklamada, “Akkuyu Nükleer Güç Santrali, açıkça siyasi bir tercihin ürünüdür. Savaşlar, terör, afetler ve krizlerle dolu coğrafyamızda, doğayı ve yaşamı tehdit eden nükleer santrallerden vazgeçilmelidir. Hiçbir siyasi ‘kazanç’, yaşamın önüne geçmemelidir” ifadeleri kullandı.

Nükleer santral macerasından vazgeçilmeli!
Abone Olgoogle-news

Sovyetler Birliği'ne bağlı Ukrayna Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'nin Pripyat şehri yakınlarındaki Çernobil Nükleer Santrali'nin 26 Nisan 1986’da 4 numaralı reaktöründe gerçekleşen nükleer kaza ve patlamanın yıldönümünde TMMOB Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesi bir mesaj yayımladı ve Türkiye’de yapımı devam edilen nükleer santralden vazgeçilmesi konusun çağrıda bulunuldu.

Çernobil’deki nükleer felaketinin üzerinden 38 yıl geçtiği hatırlatılan açıklamada, “Çernobil nükleer santral kazası, hâlâ dünya genelinde nükleer güvenlik konusunda ciddi endişeler uyandırmaya devam etmektedir. Günümüz Ukrayna’sının kuzeyinde yaşanan bu felaket, başta Belarus, Ukrayna, Rusya olmak üzere, Avrupa'nın geniş bir bölümünü kontamine etmiş, sayısız insanı etkilemiştir. Ülkemizde ise özellikle Doğu Karadeniz başta olmak üzere, birçok bölgemiz radyoaktif kirliliğe maruz kalmış, 137Cs gibi fisyon ürünlerinin izine ülke genelinde tüm çevresel ortamlarda ve tarım ürünlerinde rastlanmıştır. Nükleer kazaların etkisinin, kaza anı ile sınırlı olmadığı hem Çernobil’de hem de Fukushima’da açıkça görülmüştür. 2020 yılında Ukrayna’da meydana gelen orman yangınlarında, kazadan sonra bölgeye çöken radyoaktif kirleticilerden bir bölümü yeniden atmosfere karışmış ve yangının Çernobil’in radyoaktif enkazına doğru ilerlemesi büyük korku yaratmıştı. Japonya'da ise Fukushima Daiichi Nükleer Santrali'nde 13 yıldır santralin soğutulması için devasa miktarlarda su kullanılmak zorunda kalınmış ve kontamine olan sular hacmen depolanamayacak seviyeye geldiği için okyanusa dökülmeye karar verilmiştir. Mühendislik ve teknolojideki gelişmişliği ile nam salmış Japonya, bir nükleer santral kazası karşısında çaresiz kalmıştır” denildi.

“AKKUYU’DA YAŞANACAK BİR KAZA FELAKETE DÖNÜŞÜR”

Bölgesel çatışmalar ve terör tehditleri, nükleer güç santrallerini birer hedef haline getirdiğini aktaran açıklamada, “Ukrayna-Rusya ve İran-İsrail arasındaki savaş ve gerilimler, bu tesislerin potansiyel tehlikelerini daha da arttırmaktadır. 1988 Spitak depreminin ardından Metsamor Nükleer Santrali'nde meydana gelen hasar ve 2011’deki tsunami sonrası Fukushima Daiichi Nükleer Santrali'nde yaşanan tarihin en büyük ikinci nükleer kazası, savaşların yanı sıra doğal afetlerin de nükleer tesisler için ciddi tehditler oluşturduğunu göstermektedir. Ülkemizde sıkça yaşanan yıkıcı depremler ve iklim ilişkili çeşitli afetler, yeni kurulacak bir nükleer tesiste kaza riskini önemli ölçüde artırmaktadır. Geçtiğimiz yıl yaşanan 6 Şubat depremlerinde, 2021’de yaşanan büyük orman yangınlarında, yakın zamanda İliç’te yaşanan maden kazasında ve örneklerini arttırmakta hiç zorlanmayacağımız sayısız benzeri olayda, yöneticilerin ve sorumluların acil müdahalelerdeki ve kriz yönetimindeki yetersizliği, 1986 Çernobil felaketi sonrası ülkemizde egemen olan anlayışın hiç değişmediğinin en önemli göstergeleri olmuştur. Yaklaşık 20 yıldır Gaziemir’de gömülü olan radyoaktif ve tehlikeli atıkların hala bertaraf edilememiş olması yine toplum ve çevre sağlığını arka plana atan bu anlayışın ürünüdür. Bu nedenle, Akkuyu’da yaşanacak bir nükleer kazanın bir felakete dönüşme ihtimali ne yazık ki çok yüksektir” ifadeleri kullanıldı.

“SİYASİ BİR TERCİHDİR”

Akkuyu’daki nükleer santralin yüksek fiyatla elektrik satın alacağımızı ve bunun da ülkemizin gerçek enerji ihtiyaçlarına cevap vermeyeceğini aktaran açıklama, “Diplomatik gelişmeler ve seçim süreçleriyle işletmeye alınma tarihi defalarca değişen Akkuyu Nükleer Güç Santrali, açıkça siyasi bir tercihin ürünüdür. Savaşlar, terör, afetler ve krizlerle dolu coğrafyamızda, doğayı ve yaşamı tehdit eden nükleer santrallerden vazgeçilmelidir. Hiçbir siyasi ‘kazanç’, yaşamın önüne geçmemelidir” diyerek noktalandı. 

1 Nisan 2024 Pazartesi

İstanbul'un mart ayı enflasyonu belli oldu


İTO verilerine göre, İstanbul'da mart ayında önceki aya göre perakende fiyatlar yüzde 3,93, toptan fiyatlar ise 3,78 arttı. Yıllık bazda değişim ise, perakendede yüzde 78,25, toptan fiyatlarda ise yüzde 63,21 oldu. Böylelikle aylık enflasyon serisi 57 aya yükseldi.

Son Dakika: İstanbul'un mart ayı enflasyonu belli oldu
Abone Olgoogle-news

İstanbul Ticaret Odası (İTO) mart ayı enflasyon verilerini açıkladı.

Şubatta yüzde 76,58 olan İstanbul'un yıllık enflasyonu, martta yüzde 78,25'e yükseldi.

2024 yılı Mart ayında İstanbul’da; perakende fiyat hareketlerinin göstergesi olan İstanbul Ücretliler Geçinme İndeksi bir önceki aya göre yüzde  3,93, toptan fiyat hareketlerini yansıtan Toptan Eşya Fiyatları indeksi ise yüzde 3,78 oranında arttı.

2023 Mart ayına göre 2024 Mart ayında yaşanan fiyat değişimlerini gösteren bir önceki yılın aynı ayına göre değişim oranı İstanbul Ticaret Odası'nın (İTO) 1995 bazlı Ücretliler Geçinme İndeksinde yüzde 78,25, Toptan Eşya Fiyatları İndeksinde ise yüzde 63,21 olarak gerçekleşti.

Mart 2024’te Perakende fiyatlarda bir önceki aya göre; Giyim Harcamaları grubunda yüzde 8,96, Diğer Harcamalar grubunda yüzde 8,66, Ev Eşyası Harcamalarında yüzde 6,01, Konut Harcamalarında yüzde 3,90, Gıda Harcamalarında yüzde 3,62, Sağlık ve Kişisel Bakım Harcamalarında yüzde 3,05, Ulaştırma ve Haberleşme Harcamalarında yüzde 1,06, Kültür Eğitim ve Eğlence Harcamalarında yüzde 0,20 artış izlendi.

Mart 2024’te Toptan fiyatlarda bir önceki aya göre; Madenler Grubunda yüzde 7,85, Gıda Maddeleri grubunda yüzde 5,20, İşlenmemiş Maddeler Grubunda yüzde 3,30, Kimyevi Maddeler Grubunda yüzde 2,65, İnşaat Malzemeleri grubunda yüzde 0,83 ve Yakacak ve Enerji Maddeleri Grubunda yüzde 0,43, artış izlenmiştir. Mensucat Grubunda ise herhangi bir değişim gözlendi.


30 Ocak 2024 Salı

Ege’de senet patlaması... 35 bine yakın senede protesto çekildi


Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Risk Merkezi, 'Protesto Edilen Senet Sayılarının İllere ve Bölgelere Göre Dağılımı' sonuçlarına göre; Ege Bölgesi’nde 2023 Ocak-Aralık ayları arasında 34 bin 137 senede protesto çekildi. Toplam tutar ise 2 milyar 229 milyon 476 bin 577 TL oldu.

Ege’de senet patlaması... 35 bine yakın senede protesto çekildi
Abone Olgoogle-news

TBB Risk Merkezi, 2023 yılında zamanında ödenmediği için protesto çekilen senet sayılarını ve tutarlarını açıkladı. Risk Merkezi'nden elde edilen bilgilere göre; 2023 yılı içerisinde Ege Bölgesi’nde 34 bin 137 senete protesto çekildi. 

Açıklanan rapora göre Ege Bölgesi'nde 2023 yılı içerisinde en fazla senedin protesto edildiği il 15 bin 184 senet ile İzmir olurken, İzmir'i 3 bin 989 senet ile Manisa, 3 bin 692 senet ile Aydın, 3 bin 633 senet ile Muğla, 3 bin 228 senet ile Denizli, 2 bin 401 senet ile Afyonkarahisar, bin 212 senet ile Uşak ve 798 senet ile Kütahya izledi. 

TUTAR 2 MİLYAR 229 MİLYONU AŞTI 

TBB Risk Merkezi; protesto edilen senetlerin toplam tutarına ilişkin verileri de açıkladı. Ege Bölgesi'nde yıl içerisinde protesto edilen senetlerin toplam tutarı ise 2 milyar 229 milyon 476 bin 577 TL olarak açıklandı.

22 Ocak 2024 Pazartesi

İzmir'de parkta cinayet: Öldürmeden önce 'sen kafirsin' diye bağırmış


İzmir’in Karabağlar ilçesinde çıkan kavgada bir kişinin göğsünden bıçaklanarak hayatını kaybettiği olayın zanlısı, emniyetteki işlemlerin ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Güvenlik kamerası tarafından da görüntülenen cinayet öncesi zanlının gasp girişimine maruz kaldığı, daha sonra da olayla ilgisi olmayan öldürdüğü kişinin omzundan tutarak "Sen kafirsin" diye bağırdığı öğrenildi.

İzmir'de parkta cinayet: Öldürmeden önce 'sen kafirsin' diye bağırmış
Abone Olgoogle-news

Olay, dün akşam saatlerinde Karabağlar ilçesi Yıldız Caddesi ile Türbe Caddesi kesişiminde meydana geldi. iddiaya göre, yolda yürüyen A.B.Y. ile Medet Ferhan Şengün (33) arasında tartışma çıktı. Olayın büyümesi üzerine A.B.Y., yanında bulunan bıçakla Şengün’ü göğsünden bıçakladı.

Şengün, kanlar içerisinde yere yığılırken, olay çevredeki vatandaşlar tarafından 112 Acil Çağrı Merkezine bildirildi. İhbar üzerine gelen sağlık ekiplerince Şengün’ün yaşamını yitirdiği belirlendi. 33 yaşındaki adamın cansız bedeni, olay yeri inceleme ekipleri ve savcının incelemelerinin ardından İzmir Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı.

Yaşanan korkunç cinayetin güvenlik kamerası görüntüsü de ortaya çıktı. Görüntülerde; A.B.Y. ile Medet Ferhan Şengün arasında arbede yaşandığı, o sırada cinayet zanlısının yere düştüğü ve kendisine vuran Şengün’ün uzaklaştığı, elinde bıçak bulunan A.B.Y.’nin ise eğilerek yerden bir şey alıp arkasından gittiği görülüyor. 

"SEN KAFİRSİN" DİYE BAĞIRMIŞ

Zanlının ilk ifadesinde, Türbe Caddesi üzerinde yürüdüğü esnada 15 yaşlarında iki çocuğun yanına gelerek telefonunu almaya çalıştığını, daha sonra 112’yi arayıp ihbar verdiğini ve yaşı küçük şahısların olay yerinden kaçtığını, daha sonra yürümeye devam ettiği esnada olayla ilgisi olmayan maktulün omuzuna dokunarak, "Sen kafirsin" diye bağırdığını, Medet Ferhan Şengün’ün, "Ben kafir değilim, benim yolum Allah yolu" dediğini, daha sonra aralarında tartışma çıktığını ve cebindeki bıçağı çıkartarak Şengün’ü öldürdüğünü söylediği öne sürüldü. 

10 GÜN ÖNCE KAYIP İHBARI VERİLMİŞ

Öte yandan öldürülen Medet Ferhan Şengün’ün kardeşi tarafından 10 gün önce kendisi hakkında kayıp ihbarında bulunduğu, Şengün’ün bipolar rahatsızlığının bulunduğunun söylendiği öğrenildi. 

TUTUKLANDI

Polis ekiplerince gözaltına alınarak Cinayet Büro Amirliğine götürülen cinayet zanlısı A.B.Y., emniyetteki işlemlerin ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

19 Ocak 2024 Cuma

İzmir'de 4 ilçede 'tefeci' operasyonu: 7 gözaltı


İzmir'in 4 ayrı ilçesinde vatandaşları yüksek faizlerle borçlandırıp senet imzalatarak tefecilik yaptıkları ileri sürülen şüphelilere yönelik polisin düzenlediği operasyonda 7 kişi gözaltına alındı.


İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde İl Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ile Aliağa ve Ödemiş Mali Suçlar Büro Amirliği ekipleri tarafından, tefecilik yapan kişilere yönelik çalışma yapıldı.

İzmir'in Karşıyaka, Buca, Aliağa ve Ödemiş ilçelerinde ekonomik durumu kötü olan, acil nakit para arayışı içerisindeki vatandaşları yüksek faizlerle borçlandırarak senet imzalatan, borcunu ödeyemeyenleri tehdit ettikleri tespit edilen şüphelilere yönelik 15 ve 16 Ocak'ta eş zamanlı operasyonlar düzenlendi.

7 kişinin yakalanıp, gözaltına alındığı operasyonlarda; şüphelilerin ev ve işyerlerinde yapılan aramalarda 11'i çeşitli isimler adına düzenlenmiş, 46 boş senet, ruhsatsız 1 tabanca, 13 uzun namlulu silah fişeği, para hesaplarının tutulduğu defter, 2 kama, 8 tapu senedi, çok sayıda çeşitli bankalara ait dekont ve dijital materyaller ele geçirildi.

Polisteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen şüphelilerden 6'sı mahkemece kontrol şartıyla olmak üzere toplam 7 şüpheli serbest bırakıldı.