-->

Çeviri

31 Ağustos 2022 Çarşamba

Ege'de art arda korkutan depremler!

 


Aydın'ın Kuşadası açıklarında saat 12.57 sıralarında 4,8, saat 13.10'da da 5.2 şiddetinde iki deprem meydana geldi.

Aydın Kuşadası açıklarında deprem meydana geldi.

BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ

KANDİLLİ RASATHANESİ VE DEPREM ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ (KRDAE) internet sitesinde yer alan bilgiye göre, saat 12.56 sıralarında Kuşadası'nın açıklarında 4,8 büyüklüğünde deprem kaydedildi.

Deprem yerin 7,3 kilometre derininde meydana geldi.

10 DAKİKA SONRA BİR DEPREM DAHA

Depremin etkisi geçmeden yine Kuşadası merkezli deprem meydana geldi. AFAD, depremin saat 13.10'da bu kez 5.1 şiddetinde ve yerin 7,3 kilometre derininde meydana geldi.

29 Ağustos 2022 Pazartesi

24 yaşındaki Sibel Çelik'e tecavüz etmiş ardından 7 defa bıçaklayıp yakmıştı! Katil 6 yıl sonra Almanya'dan Türkiye'ye getirildi

 

Son Dakika | 6 yıllık cinayetin şüphelisi Almanya'dan getirilerek tutuklandı

İzmir'de 6 yıl önce yaşanan korkunç cinayetin faili sonunda yakayı ele verdi. 12 Temmuz 2016 tarihinde tecavüze uğradıktan sonra bıçaklanarak öldürülen ve cansız bedeni baza içerisinde yanmış halde bulunan 24 yaşındaki Sibel Çelik'in ölümüyle alakalı kırmızı bültenle aranan şüpheli Halil Yılmaz, kaçtığı Almanya'dan 6 yıl sonra Türkiye'ye iade edildi. Katil Yılmaz, ifadesinin ardından tutuklandı. İşte o tüyler ürperten cinayetin perde arkası...

Buca ilçesi Kuruçeşme Mahallesi 205/27 sokakta 12 Temmuz 2016 tarihinde meydana gelen olayda, 3 katlı bir binanın zemin katındaki Halil Yılmaz'a ait evde yangın çıkmış ve yangına müdahale eden ekipler bir bazanın içerisinde yanmış bir kadın cesedi bulmuştu. Yapılan incelemeler sonrasında cesedin 24 yaşındaki Sibel Çelik'e ait olduğu belirlenmişti.

DEFALARCA BIÇAKLAYIP BAZA İÇERİSİNDE ATEŞE VERDİLER

Olayın ardından Halil Yılmaz'a ulaşamayan ekipler, Yılmaz'ın ağabeyi Selman Yılmaz'ı (40) olaydan bir gün sonra Diyarbakır'a giderken yakalamıştı. Sorgusunda çelişkili ifadeler veren Selman Yılmaz tutuklanırken, hazırlanan iddianamede Sibel Çelik'in 7 bıçak darbesiyle öldürüldüğü ve baza içerisine konularak ateşe verildiği yer almıştı. Halil Yılmaz ve Selman Yılmaz hakkında 'nitelikli kasten öldürme', 'yakmak suretiyle mala zarar vermek' ve 'kasten yangın çıkarma' suçlarından dava açılırken, İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın 6 Aralık 2017'deki duruşmasında, Selman Yılmaz tahliye edilmiş ancak bu süreçte de aranan Halil Yılmaz'a ulaşılamamıştı.

Son Dakika | 6 yıllık cinayetin şüphelisi Almanya'dan getirilerek tutuklandı

6 YIL SONRA TÜRKİYE'YE GETİRİLDİ

Yargılama esnasında Adli Tıp Kurumu'ndan istenen raporda Sibel Çelik'in cinsel saldırıya da uğradığı tespit edilirken, Almanya'ya kaçtığı belirlenen Halil Yılmaz için 21 Şubat 2018 tarihinde kırmızı bültenle yakalama kararı çıkarılmıştı. Söz konusu süreçte Alman yetkililer, Türkiye ile Almanya arasında suçlu iadesi anlaşması bulunmasına rağmen Halil Yılmaz'ın ilticacı olarak girdiği ve can güvenliği olmadığı gerekçesiyle uzun bir süre Türkiye'ye göndermezken, Halil Yılmaz Almanya'da adli suça karışmasıyla beraber 6 yıllık sürecin ardından Türkiye'ye iade edildi.

"SİBEL'İ KARANLIK DÜNYASINDAN KURTARMAK İSTİYORDUM"

Dün İstanbul'a getirilen Halil Yılmaz'ın ifadesi ortaya çıktı. SEGBİS'le İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesi'ne ifade veren Halil Yılmaz, "Bir oto yıkamacı vardı, Nihat Gezici isimli biri işletiyordu, onunla tanıştım, oto yıkamada arabaların yıkanmasına ben de yardım ediyordum. Nihat Gezici'nin kesinleşmiş cezası vardı. O cezaevine girdi, belli bir arkadaşlığımız vardı, oto yıkamayı ben işletmeye karar verdim. Bundan dolayı kardeşim Selman'ı İzmir'e çağırdım. Sibel Çelik, Karşıyaka ilçesinde barlarda konsomatrislik yapıyordu. Ben Sibel'i oto yıkamanın civarlarında tanıdım, birbirimizle duygularımızı paylaştık, duygularımızı açtık. Aramızda duygusal bir bağ oluştu, Sibel'in geçmişe yönelik karanlık dünyası vardı, ben de karanlık dünyadan kurtarmak istiyordum. Birçok hastalığı bulunmaktaydı, onunla birlikte yaşamak istiyordum, ben de beraber olacaksak barlarda çalışmasına müsaade etmeyeceğimi kendisine söyledim. O da belirli bir süre daha çalışıp bırakacağını söyledi" dedi.

Son Dakika | 6 yıllık cinayetin şüphelisi Almanya'dan getirilerek tutuklandı
Sibel Çelik

"AĞABEYİM OLAY GÜNÜ EVDE DEĞİLDİ"

Halil Yılmaz, daha sonra Buca'da ev tuttuklarını ve evin Sibel'in iş yerine yakın olduğunu ifade ederek, "Nihat Gezici cezaevine düşünce ağabeyim Selman Yılmaz'ı aradım, bu oto yıkamayı almak istediğimi yardım edip edemeyeceğini sordum. Selman Yılmaz, İzmir'e olay gününden 8-9 gün önce geldi. Selman civarda iş yerini soruşturmuş ve bana iş yerinde daha önce uyuşturucu satıldığı için iş yerini almayacağını söyledi. Ben de iş yerinde uyuşturucu satmayacağımı söyledim ancak Selman yine de iş yerinin devri konusunda ikna olmadı ve bana memlekete dönmemiz konusunda telkinde bulundu. Ben Sibel ile hayat kuracağımı söyledim. Selman da 'Geleceğinize herhangi bir müdahalede bulunmuyorum' dedi. Selman 1 haftaya yakın bende kaldı, olaydan 2 gün önce Ercan isimli arkadaşımın yanına kalmaya gitti, olaydan 1 gün önce onun yanında kaldı. Ağabeyim olay günü 20.30 gibi geldi. Kaldığımız evden eşyalarını alarak ayrıldı. Bu sırada Sibel ile ben evdeydim, ağabeyim eşyalarını toplayarak 'Burayı sana uygun görmüyorum' dedi. O akşam Ercan isminde birinde kalacağını sonra memlekete gideceğini söyledi" diye konuştu.

Son Dakika | 6 yıllık cinayetin şüphelisi Almanya'dan getirilerek tutuklandı
Halil Yılmaz

"DÖNDÜĞÜMDE EVİN YANMIŞ OLDUĞUNU GÖRDÜM"

Ağabeyinin arkadaşına gittikten sonra Sibel Çelik ile evde yalnız kaldığını söyleyen Halil Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü: "Akşam 22.00-23.00'e kadar oturduk. Sibel'in geçmişe yönelik konsomatrislikten dolayı bazı arkadaşları vardı, ben de geçmişe yönelik arkadaşlıklarını sürdürmemesi gerektiğini söyledim. Bu arkadaşları ile irtibatı olmasın diye ben kendisine yeni cep telefonu almıştım ancak buna rağmen Sibel'in telefonuna saat 23.30-00.00 gibi mesajlar gelmeye başladı. Telefonun ışığı sürekli yanıp sönüyordu, ben de 'Sen bana söz verdin, geçmişini kapatacağını söyledin, seni hala arıyorlar' dedim. Evde tartışmalar başladı. Tartışma üzerine saat gece 01.30-02.00 gibi Sibel'in telefonunu ve kendi telefonumu Sibel'in yatağına doğru attım, bir daha beni aramamasını söyledim ve moralim bozuk olduğu için kafamı dağıtmak amacıyla saat 02.00 gibi evden çıkıp Ballıkuyu'ya gittim. 2-3 tane bira içtim, orada güneşin doğuşunu izledim, sabah saat 10.00-11.00 gibi eve geldim, evin yanmış olduğunu gördüm. Evin nasıl yandığını bilmiyorum."

TUTUKLANDI

Sibel Çelik'in vücudunda 7 bıçak darbesinin bulunması sorusuna Halil Yılmaz şöyle cevap verdi: "Bilmiyorum. Sibel hasta olduğunda ben hep yanında bulunuyordum. Kendisine kesinlikle herhangi bir yaralayıcı darbede bulunmadım." Halil Yılmaz, ifadesinin ardından tutuklanarak cezaevine gönderildi.

"TECAVÜZE UĞRAYIP ÖLDÜRÜLDÜ"

Çelik ailesinin avukatı Sibel Önder, açıklamalarda bulundu. Önder, Yılmaz'ın Almanya'ya siyasi iltica başvurusunda bulunduğunu, politik nedenlerle baskıya uğradığını belirttiğini ve iade sürecinin bu yüzden uzadığını belirtti. Türk yetkililerin Alman yetkililere cinayetle alakalı Yılmaz'ı şüpheli konumuna sokan delilleri, otopsi raporunu, ifade tutanaklarını ve olay yeri bulgularını Almanca'ya çevirerek gönderdiklerini aktaran Önder, iade sürecinin böyle sonuca ulaştığını belirtti. Önder, "Cinayet 2016 yılı içinde işlendi. Sibel Çelik'in katili aslında Sibel'in nişanlısıydı. Maalesef Sibel'le arasında yaşanan sorunlar günden güne büyümeye devam ediyordu. Ancak Sibel kanser hastasıydı, kanser ameliyatından çıktıktan iki hafta sonra Halil tarafından tecavüze uğrayıp, 7 kez bıçaklanıp bazanın içine konulmak suretiyle öldürülmüştü" dedi.

"İHBARLARLA ALMANYA'DA OLDUĞUNU TESPİT ETTİK"

Halil Yılmaz'ın bulunmasıyla ilgili araştırmalar sonucu Almanya'ya kaçtığını öğrendiklerini dile getiren Önder, "Daha sonra bu dosyayla ilgilenmeye başladık. Uzun mücadeleler sonucunda sadece dosyanın içerisinde Halil'in abisine ulaşılabilmişti ve abisi yakalanmıştı. Vermiş olduğu ifadede olay gecesinde Halil ile küstükleri için evden ayrıldığını beyan etmişti. Akabinde, kardeşinin evinde çıkan cinayeti, yangını haberlerden öğrendiğini söylemişti. Daha sonra da Diyarbakır'a gitmişti. Bunu Adnan Menderes Havalimanı'ndaki görüntülerle ortaya çıkarmıştık. Duruşmada kendisine 'Yangın çıkan evin oraya gittin mi?' diye tek bir sorum oldu. 'Evet gittim' dedi, 'Peki sonra ne yaptın?' dedim sonra Diyarbakır'a gittiğini söyledi. Normal şartlar altında kardeşinin evinde yangın çıkıyorsa ve ceset varsa ceset teşhis edilinceye kadar beklenilmesi gerekiyor. Tabi ki danışıklıydı, her şey biliniyordu. Ancak Halil ortada yoktu, nerede olduğunu bir türlü bulamıyorduk. En son yapmış olduğumuz araştırmalarda Halil'in Almanya'ya kaçtığını tespit ettik. Bu açıkçası çok zor oldu. Ekibimle birlikte yapmış olduğumuz çalışmalar haricinde sosyal medya takipçilerim tarafından yapılan ihbarlar da değerlendirildi. İhbarlar neticesinde Almanya'da olduğunu tespit ettik" diye konuştu.

"MÜTEKABİLİYET ANLAŞMASI İHLAL EDİLMEKTEYDİ"

Önder, mahkemeye durumu bildirdikten sonra 4 sene önce kırmızı bülten kararı çıkarıldığını hatırlatarak, "Halil'in aranması başladı. Almanya'da olduğu tespit edilmiş olmasına rağmen Alman hükümeti maalesef ki sanığın can güvenliğinin tehlikede olması gerekçesiyle sanığı ülkemize iade etmiyordu. Bundan sonrası katili yakalamaktan daha çok bürokratik anlamda uğraşmam gereken bir savaş oldu ve alanım çok daha zordu. Dışişleri Bakanlığı ile Adalet Bakanlığı ile düzenli olarak görüşmeler yapıp irtibata geçtik. Alman Konsolosluğu ile iletişime geçmeye çalıştık. Çünkü Alman hükümeti ne yazık ki suçluların iadesi konusunda gereken dikkat ve özeni göstermemekte. Bir hükümet olarak üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirmemekte. Çünkü ülkeler arasında Türkiye'nin de içinde bulunmuş olduğu bir mütekabiliyet anlaşması vardır ancak bu anlaşma Alman hükümeti tarafından ihlal edilmekteydi" dedi.

"ALMANYA'DA DA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDUK"

Yılmaz'ın Almanya'da başka suçtan yakalandığını belirten Önder, "Can güvenliği olmadığı gerekçesini ileri sürmelerine rağmen asıl hususun Halil'in Almanya'ya sığınmacı olarak gittiğinde ülkemizde siyasi baskı olduğu ve bu baskıdan dolayı kendisine ceza verileceğini ileri sürdüğünü öğrendik. Alman hükümetini bu durumun böyle olmadığına ikna ettik. En son Almanya'daki kadın sığınmaevleri, kadın dernekleri ve oradaki bu tür kuruluşlarla iletişime geçtikten sonra Almanya'da bir suç duyurusunda bulundum. Bu suç duyurusu dikkate alındı. Daha önce Halil bir kere yakalandı ülkeye getirileceğini düşünmüştük ancak başka bir suçtan yakalanmış. Almanya'da işlediği suçtan dolayı Alman hükümeti önce Halil'e kendi ülkesindeki cezayı çektirmeyi doğru bulmuştu. Yıllar öncesinde öldürülen bir kızın hesabını sormaktansa elindeki bıçakla birini tehdit ettiği gerekçesiyle Halil'i orada tutmuş ve ülkemize yine iade etmemişti. Akabinde yaptığımız suç duyuruları netice verdi ve 1 hafta önce yakalandı. Ülkemize girişi için gerekli yazışmalar yapıldı. Dün sabaha karşı da İstanbul'a getirildi" diye konuştu.

"İFADELERİ ÇELİŞKİLİ"

Sanığın verdiği ifadedeki Sibel'le tartıştıktan sonra sinirlenip, cep telefonunu da eve bırakarak gittiği iddiaları hakkında konuşan Önder, "Birçok alanda gezdiğini beyan ediyor fakat unuttuğu bir şey vardı, cep telefonunu evde bıraktıysa çıkan yangından sonra cep telefonunun olmaması gerekiyordu. Biz telefonu ele geçirmiştik zaten. Yakınları tarafından SIM kartı 3 kez silinmişti. Silinmiş olmasına rağmen bilişimcilerimiz tarafından karttaki tüm veriler geri getirildi. Telefonunun baz verdiği noktalar tespit edildi ve adresini tespit ettik. Tabi ki savunmasını yaparken kendini koruyup kollamayı amaçlayacaktır. Biraz çelişkili ve fazlasıyla amatörce olmuş ama sanırım adalet yerini buluyor" dedi

17 Ağustos 2022 Çarşamba

Buca Metrosu için ilk kredi geldi'

 

İzmir Büyükşehir Belediyesi, kent tarihinin en büyük ulaşım projesi Buca Metrosu’nun yapımı için gereken yaklaşık 21.5 milyon Avro tutarında ilk kaynağı Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) ve Fransız Kalkınma Ajansı’ndan (AFD) sağladı. Başkan Tunç Soyer, “Şimdi artık hedefe kilitlenip, sadece önümüze bakacağız. O metro Buca’ya gelecek” dedi.

Soyer duyurdu: 'Buca Metrosu için ilk kredi geldi'
Abone Olgoogle-news

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 14 Şubat’ta temelini attığı Buca Metrosu için sevindirici bir gelişme daha yaşandı. Buca Metro projesinin yapımında kullanılacak kredinin 21.5 milyon Avro’luk ilk dilimi geldi.

Zakir Kaya Kitaplarının 2.Baskısı çıktı iletişim kurmak için tıklayınız.

“ARTIK HEDEFE KİLİTLENDİK”

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, kent tarihinin en büyük ulaşım projesini yine İzmir’in kendi dinamikleri, yerel yönetimin kendi gücüyle yapmak üzere büyük bir inanç ve kararlılıkla yola çıktıklarını, hedefe ulaşmak için tüm engelleri birer birer aştıklarını söyledi. Avrupa’nın iki önemli kalkınma bankasından uygun koşullarda sağladıkları kredinin, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin finansal gücünün yanı sıra mali stratejilerinin doğruluğunun bir kanıtı olduğunu ifade eden Soyer, “Hazine garantisi olmaksızın 4 yıl geri ödemesiz toplam 12 yıl vadeye uzanan finansmanın uygun koşullarda sağlanması İzmir’e güvenin ve küresel bazda kazanılan itibarın bir göstergesi. Dünyada ve ülkemizde yaşanan zorlu süreçte belediyemizin böyle önemli finansal kaynaklarına ulaşabilmesi ve bu kapsamdaki ilk kredi dilimlerinin gelmesi çok önemli bir olay. Şimdi artık hedefe kilitlenip, sadece önümüze bakacağız. Buca Metrosu’nun yapımına devam edeceğiz. O metro Buca’ya gelecek” diye konuştu.

Başkan Tunç Soyer Fahrettin Altay-Narlıdere Metro hattı ve Çiğli Tramvayı’nı da kısa sürede tamamlayarak İzmir’i çağdaş toplu ulaşım alanında Türkiye’nin lider kenti haline getireceklerini söyledi.

PROJENİN KALDIRACI OLACAK

Üçyol-Buca Hafif Raylı Sistem Hattı Projesi kapsamında İzmir Büyükşehir Belediyesi; Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) ile 2021 yılının temmuz ayında 125 milyon Avro, Fransız Kalkınma Ajansı (AFD) ile 2021 yılının kasım ayında 125 milyon Avro olmak üzere toplam 250 milyon Avro tutarında dış finansman sözleşmesi imzalamıştı. İzmir Büyükşehir Belediyesi Buca Metro Projesi’nin hayata geçirilmesi için toplam 250 milyon Avro tutarındaki bu dış finansmandan projenin kaldıracı olacak, yaklaşık 21.5 milyon Avro avans tutarındaki kaynağı uluslararası kalkınma bankalarından sağladı. Geri kalan finansmanın yine belirtilen uluslararası kalkınma bankalarından hak ediş bazında, yapılan sözleşme şartlarına uygun olarak kullanılacağı ifade edildi.

12 Ağustos 2022 Cuma

İzmir'de silahlı saldırı: 1 ölü

 

İzmir'de, sokakta tabancayla vurulan Mehmet Sertan Yener (46), hayatını kaybetti. Polis, silahlı saldırıyı gerçekleştiren kişi veya kişileri yakalamak için çalışma başlattı.

İzmir'de silahlı saldırı: 1 ölü
Abone Olgoogle-news

Karabağlar ilçesi Esenlik Mahallesi Polat Caddesi'nde, 12 Ağustos Cuma saat 06.30 sıralarında Mehmet Sertan Yener, kimliği belirlenemeyen kişi ya da kişiler tarafından tabancayla saldırıya uğradı.

Zakir Kaya Kitaplarının 2.Baskısı çıktı iletişim kurmak için tıklayınız.

KURTARILAMADI

Kanlar içinde kalan Yener, çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine gelen sağlık ekipleri tarafından, İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Yener, doktorların müdahalesine rağmen hayatını kaybetti.

Yener'in cenazesi, savcının incelemesinin ardından otopsi işlemleri için İzmir Adli Tıp Kurumu'nun morguna kaldırıldı, polis silahlı saldırıyı gerçekleştiren kişi veya kişileri yakalamak için çalışma başlattı.

8 Ağustos 2022 Pazartesi

Sebze fideleri Bucalı üreticinin yüzü güldürdü


Sebze fideleri Bucalı üreticinin yüzü güldürdü
Abone Olgoogle-news

İzmir’de Buca Belediyesi’nin koronavirüs pandemisi döneminde ilçe halkına sağlıklı ve ulaşılabilir gıda için tarıma yönlendirmek amacıyla başlattığı fide dağıtım projesi hedefine ulaştı.

Zakir Kaya Kitaplarının 2.Baskısı çıktı iletişim kurmak için tıklayınız.

Belediye bünyesindeki Tarımsal Hizmetler Müdürlüğü’nün organizasyonunda dağıtımını gerçekleştirilen fidelerle tarımsal üretime başlayan yurttaşlar, kendi tarlalarını kurarken satışını da köy pazarlarında yapacak. Tarımsal üretimi özendirmek için başta gençler ve kadın girişimciler olmak üzere tüm Bucalılarda farkındalık yaratmak istediklerini belirten Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç, boş kalmayan her tarlanın, üretime katılan her Bucalının kendilerini mutlu ettiğini vurguladı.

İLK HASAT SEVİNCİ

Belediyenin dağıttığı fidelerle üretime başlayan ve Karacaağaç Mahallesi’ndeki yerel üreticilerden biri olan Mesude Atagün (58), ilk hasadını gerçekleştirdi. Mutluluğunu ifade eden Atagün, “Bu sene zamlardan, pahalılıktan fide tohum alamadık. Sağ olsun Buca Belediye Başkanımız bize fide gönderdi çok güzel çok memnunum. Çok teşekkür ederim kendisine. Fideler çok verimli çıktı hepsini topluyorum, üretici pazarlarına ve köy pazarlarına çıkıyorum. Kazancımı sağlıyorum. Çok teşekkür ederim” diye konuştu.