-->

Çeviri

29 Aralık 2015 Salı

İzmirliler yeni yıla Athena" ile girecek

İzmirliler yeni yıla Athena

İZMİR Cumhuriyet Meydanı’nda yeni yılın ilk konserini Athena grubu verecek.

Her yıl olduğu gibi yılbaşını Cumhuriyet Meydanı’nda karşılayacak olan binlerce İzmirli, bu özel gecenin coşkusuna ortak olacak. Büyükşehir Belediyesi’nin kutlama programı, saat 22.00’da ünlü Athena grubu konseriyle başlayacak. Yeni yıla İzmirliler havai fişek gösterisi ile girecek.

27 Aralık 2015 Pazar

26 Aralık 2015 Cumartesi

Evinde kurduğu atölyede tarihi yaşatıyor

Evinde kurduğu atölyede tarihi yaşatıyor

AKUT Erzurum il temsilcisi Bünyamin Akbulut, evinde kurduğu atölyede Türk boyları ve Osmanlı İmparatorluğu'nun savaşlarda kullandığı araç-gereçlerin bire bir benzerini yapıyor.

Arama Kurtarma Derneğinin (AKUT) Erzurum il temsilcisi Bünyamin Akbulut, evinde kurduğu atölyede Türk boyları ve Osmanlı İmparatorluğu'nun savaşlarda kullandığı araç-gereçlerin bire bir benzerini yapıyor. 
Ressam ve aynı zamanda ahşap el sanatları ustası olan Akbulut, evinin bir odasını atölyeye dönüştürerek Türk boyları ve Osmanlı İmparatorluğu'nun savaşlarda kullandığı ok, yay, mızrak, kılıç, kalkan ve zırh gibi malzemeler üretmeye başladı. Yaptığı tarihi silah ve savaş aletlerini sosyal medyada tanıtan Akbulut, kısa sürede hem yurt içi hem de yurt dışından tarih meraklılarının talepleriyle karşılaştı. 
Akbulut, KHA muhabirine yaptığı açıklamada, her Türk gencinin içinde ok, kılıç ve at sevdası bulunduğunu söyledi. 
Bu merakı nedeniyle 12 yıl önce bu tür malzemeleri yapmaya başladığını anlatan Akbulut, şöyle konuştu:
"Kaynakları, tarih kitapları araştırarak, eski zamanlarda savaşlarda kullanılan materyallerin nelerden yapıldığını araştırarak bir yola çıktım. O dönem kullanılan malzemelerin bire bir aynısını günümüz şartlarında bulamıyoruz. Ben de böyle bir işe girişmeye karar verdim."
"Tarihi günümüze taşımak çok zor"
Bu uğraşında en çok zorlandığı konunun, geleneksel Türk ve savaş sanatlarıyla ilgili kaynak kitap bulmak olduğunu ifade eden Akbulut, şöyle devam etti:
"Tarihi bugüne taşımak çok zor çünkü tarihi kaynaklar fazla yok. Bunları araştırıp bularak günümüze uyarlamak çok zor. Kullanılan malzemelerle o kıvamı tutturmak kolay değil. Bir yaya baktığınız zaman, tam bir sanat eseri. Atalarımız hem savaş yapmışlar hem de savaşın peşinden de sanat üretmişler. Kılıç, yay, ve zırh bunların hepsinde ayrı ayrı bir sanat eseri var."
Aynı teknikle imal ediyor
Akbulut, tarihi savaş araçlarının üretimi konusunda da bilgi vererek, "Atalarımız nasıl iğne iplikle bu eserleri yapmışsa ben de aynısını el emeği göz nuruyla tek tek işleyip yapıyorum" dedi.
Yaptığı işleri genelde sosyal medyada paylaştığını ve çok beğenilerek satın alma talepleri geldiğini dile getiren Akbulut, özellikle Almanya ve Azerbaycan'ndan talepler aldığını vurguladı.

25 Aralık 2015 Cuma

Bucaspor Yıldırım'a dert yandı..ı

SPOR Toto 2'nci Ligi Kırmızı Grup'ta ilk yarıyı düşme potasında bitirirken maddi sıkıntılarını da bir türlü aşamayan Bucaspor, kulübün problemlerini Ankara'da Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım'a anlattı.Bucaspor sorunlarını Bakan Yıldırım'a anlattı

Bucaspor Basın Sözcüsü Sait Demir, yaptığı açıklamada İzmir'den ve Buca'dan kulübe hiçbir destek gelmediğini belirterek şunları söyledi:
"Sorunlarımızı dosya halinde Bakanımız Binali Yıldırım'a ilettim. Kendisi ile 2 saate yakın bir görüşme gerçekleştirdim. Yaşadığımız maddi sorunları anlattım. İzmir'de yalnız kaldığımızı söyledim. Bakanımız Bucaspor'un İzmir için ne kadar önemli olduğunu belirterek bizlere destek çıkacağını söyledi. Ankara'da yaptığımız görüşmelerin devamı gelecek. Bucaspor asla sahipsiz kalmayacak."

24 Aralık 2015 Perşembe

Uğrak nokta: İzmir

Uğrak nokta: İzmir

İZMİR Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Gediz Üniversitesi 5’inci Lojistik Günleri’ne katıldı, hem müjde verdi, hem de “İzmir Limanı’nın kapasitesi genişletilsin” çağrısında bulundu.

“Yerel Yönetimlerin Lojistik Sektörüne Yenilikçi Yaklaşımları” temalı organizasyonaBergama Belediye Başkanı Mehmet Gönenç, Seyrek eski Belediye Başkanı Nurgül Uçar, Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) Bölge Temsilcisi Abidin Sinci ile Tehlikeli Madde Güvenlik Danışmanları Derneği (TMGDER) Başkanı Cüneyt Erbilgin katıldı. Başkan Kocaoğlu, İzmir’in tarih boyunca Akdeniz’in lojistik merkezi olduğuna ve Doğu ile Batı arasında ticaret köprüsü görevi gördüğüne dikkat çekti. Kocaoğlu, İzmir’in coğrafi konumu ve doğal limanıyla taşımacılıktaki yerini gelecekte daha da sağlamlaştıracağını ifade etti, Avrupa’ya uzanacak yeni bir bağlantı yolunun müjdesini verdi: 
Çevreci yeşil hat
“Avrupa Birliği, taşımacılığı akaryakıt kullanan TIR gibi araçlardan elektrikli trenlere çekme kararı aldı. Bu kapsamda İzmir’den Avrupa’ya, Selanik üzerinden yeni bir bağlantı yolu açılacak. AB ülkelerine götürülen mallar önce İzmir’den Selanik’e gemilerle taşınacak, oradan da elektrikli trenlerle gidecekleri yere aktarılacak. Geçtiğimiz günlerde Atina’daki turizm fuarında bu konuyu ele aldık, yakında hayata geçeceğini umuyorum. İzmir Limanı, Avrupa’ya giden yolda önemli bir uğrak noktası,Ege Bölgesi de önemli bir lojistik merkez olacak.”
Liman için çağrı
Aziz Kocaoğlu, yeni açılacak yolla iş yükü artacak İzmir Limanı için de çağrıda bulundu, şunları söyledi: “Çandarlı’da kurulacak Kuzey Ege Konteyner Limanı tamamlanıncaya ve Aliağa’daki Petkim Limanı tam olarak oturuncaya kadar elleçleme de dahil olmak üzere işlevini sürdürmeli. Bir yandan da hem geri sahası büyütülerek hem de yükleme-boşaltma teknolojisinde çok büyük yeni atılımlar yapılarak kapasitesi artırılmalı. Burası doğal bir liman, Çandarlı’daki liman için senede birkaç ay gemi yanaşamama gibi coğrafyasından kaynaklanan problemler var. İzmir Limanı ise her zaman kullanılabilecek özellikte. Yeni Kale’den itibaren 16 metre derinliğe ulaşılarak 3’üncü nesil büyük gemilerin yanaşması da sağlanmalı.”Gediz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Seyfullah Çevik de, katılımcılara ve kampüsün yer aldığı Seyrek’in eski belediye başkanı Nurgül Uçar’a bölgeye katkılarından dolayı plaket vererek teşekkür etti. 

22 Aralık 2015 Salı

İzmir’de doktorlardan ’ muayene’ eylemi

İzmir’de doktorlardan ’10 dakika muayene’ eylemi

İzmir’de, 22 gündür özlük hakları ile çalışma koşullarının iyileştirilmesi talebiyle, muayene için ayırdıkları süreyi 10 dakikaya çıkarıp, daha az hasta bakan doktorlar Sağlık Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu’na seslendi. Doktorlar, "Sayın Bakan, hekim olarak muayene için 3-5 dakikanın yettiği açıklaması yapsın, söz veriyoruz, eskisi gibi çalışmaya devam edeceğiz" çağrısı yaptı.

Alsancak Nevvar Salih İşgören Devlet Hastanesi’nde görevli doktorlar, 22 gündür özlük hakları ile çalışma koşullarının iyileştirilmesi, üzerlerindeki performans odaklı baskının kaldırılması talebiyle, her bir hastayı muayene için ayırdıkları süreyi 10 dakikaya çıkarıp, daha az hasta bakarak seslerini duyurmaya çalışıyor. İzmir Tabip Odası yöneticileri ve hastanede görevli doktorlar, devam eden uygulamalarıyla ilgiliaçıklama yaptı. Hastane bahçesindeki açıklamaya katılıp, 10 dakika muayene uygulamasına destek veren Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi Başkanı Dr. Beyazıt İlhan, sağlıkta dönüşüm projesinin sağlığı ticarileştirdiğini ve çok sıkıntılar yarattığını söyledi.
Doktorların hastaya bu sistemde 3-5 dakikadan fazla ayıramadığını belirten Dr. İlhan, bu nedenle daha çok doktora gidildiğini ve daha fazla ilaç kullanıldığını belirtti.
NÜFUSTAN FAZLA ACİL SERVİS MÜRACAATI
Poliklinik muayenelerinde gerekli verimi alamadıkları için hastaların acil servislere başvurduklarına dikkat çeken Dr. Beyazıt İlhan, Türkiye’nin nüfusundan fazla acil servise müracaat edilen tek ülke olduğunu belirtti. 2014 yılında acil servislere 104 milyon başvuru olduğunu dile getiren İlhan "Alsancak Devlet Hastanesi’ndeki hekimler ülkeye örnek olacak bir çalışma yapıyor. Umarım Sağlık Bakanlığı hem sağlık çalışanlarının özlük haklarını iyileştirir hem de hastalara ayrılan süre artar. 10 dakika bile muayene için az ama Türkiye’de bu süre bile çok önemli" dedi.
HASTA SAYISI 150’Yİ BULUYOR
İzmir Tabip Odası Genel Sekteri ve Alsancak Devlet Hastanesi’nde doktor olan Mete Güzelant ise yaptığı açıklamada, şunları söyledi:
"22 gündür performans baskısını reddederek ’hastalarımıza en az 10 dakika muayene süresi’ uygulaması yapıyoruz. Çünkü biz hekimler hastamızı 3-4 dakikada muayene edemeyeceğimizi biliriz. Ancak muayene etmiş gibi oluruz. Dünya Sağlık Örgütü’nün belirlediği süre 20 dakikadır. Sağlık Bakanlığı randevu sistemine göre her 10 dakikada bir hasta sırası verilmektedir. Buna göre günlük muayene edebilecek hasta sayısı 36’dır. Ancak bu sayı 80, hatta 150’yi bulmaktadır" dedi. 

Sağlık Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu’na seslenen Dr. Güzelant Bakan’ın buna bir açıklama getirmesini, durumun normal olup olmadığını söylemesini istedi. Güzelant, "Eğer Sayın Bakanımız bir hekim olarak ’Evet, 3-5 dakika yeter’ diye kamuoyuna bir açıklama yaparsa, söz veriyoruz, biz de eskisi gibi aynı şekilde çalışmaya devam edeceğiz. Sayın Bakan lütfen kamuoyu önüne çıkın ve bu açıklamayı yapın."

'HER HASTA PUAN DEMEK'
Sağlık Bakanlığı’nın hekimleri geçinebilmeleri için çok sayıda hasta bakmaya ve çok sayıda ameliyat yapmaya mahkum ettiğini savunan Dr. Güzelant, altı ayda 2. ve 3. basamak hastanelerinde yapılan poliklinik sayısının 150 milyon ve ameliyat sayısının 5 milyon olduğunu söyledi. Dr. Mete Güzelant, "Türkçe açıklaması, ’Sağlık Bakanlığı için her hasta puandır, sayıdır, paradır’ demektir" dedi.
Dr. Güzelant, 35-40 yıllık bir hekimin maaşının 2 bin 500 TL olduğunu, emekliye ayrıldığında ise 2000 lira aldığını söyledi. Hakim, savcı ya da albayın aldığı ücretin 7 bin-8 bin lira olduğunu, emekli olduklarında 5 bin lira aldıklarını dile getiren Dr. Güzelant, "Kimsenin ücretinde gözümüz yok. Ama maaşlarımızın üst düzey devlet memuru düzeyine çıkarılmasını istiyoruz. Sağlık Bakanı’na çağrı yapıyoruz. Lütfen çıkın ve bu ücretlerin doktorlar için uygun olduğunu açıklayın. Eğer siz böyle bir açıklamayı kendinize yakıştırırsanız biz de sesimizi çıkarmadan çalışmaya devam edeceğiz" diye konuştu. Dr. Güzelant, sağlık çalışanlarının ücretlerinin arttırılmasını talep etti.

20 Aralık 2015 Pazar

İzmir’deki ’paralel’ operasyonunda Peynirci ile avukat Mehmet karışmış


İZMİR’de Cumhuriyet Başsavcı Vekili Okan Bato’nun yürüttüğü ’Paralel devlet yapılanması’ soruşturması kapsamında İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ekiplerince 40 adreste yapılan aramada avukat, akademisyen ve iş adamlarının da aralarında bulunduğu 58 kişiden 37’si gözaltına alındı. Emniyette sorgusu süren 37 kişiden 6’sı ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakıldı. Serbest bırakılanların arasında olan Avukat Mehmet Girgin’in, ’peynirci Mehmet’ lakaplı aynı isimli kişiyle karıştırılıp operasyonda gözaltına alındığı iddia edildi. Avukat Girgin, "Sapla samanı karıştırıyorlar. Bana bu ızdırabı yaşatanlar hakkında şikayetçi olacağım" dedi.

İzmir merkezli olarak Malatya, İstanbul, Eskişehir, Muğla, Antalya’da, 57 kişiye yönelik olarak yapılan ’paralel yapı’ operasyonunda 37 kişi gözaltına alındı. Operasyonun İzmir’de geçen temmuz ayında yine ’paralel devlet yapılanmasına" yönelik düzenlenen operasyonun devamı niteliğinde olduğu ve o zaman gözaltına alınıp tutuklanan muhasebeci Ö.K.’dan ele geçirilen 15 yıllık makbuz ve ajandaların incelenmesi sonucu elde edilen bilgiler doğrultusunda yapıldığı öğrenildi. Yakalama kararı verilen bu 57 kişi dışında 1 şüphelinin daha bulunduğu, ancak sağlık sorunları nedeniyle hakkında gözaltına kararı verilmediği, belirtildi.

GÖZALTINDAKİLER

Gözaltına alınanlar arasında İzmir Vakıflar Bölge Müdürü K.İ., geçen temmuz ayında ’paralel yapı’ iddialarına yönelik düzenlenen operasyonda gözaltına alınanlardan bazılarının avukatı olan, Aktif Eğitimciler Sendikası’nın da avukatı İ.Ç., kanser hastası olan avukat H.T., 7 Haziran Genel Seçimleri’nde AK Parti İzmir 2’nci Bölge’den milletvekili aday adayı olan avukat Mehmet Girgin, bir giyim firmasının eski sahibi Ç.G., İzmir’de Bayraklı Belediye Başkanlığı için 2009 yerel seçimlerinde AK Parti’den aday gösterilen işadamı S.S.G., İl Genel Meclisi eski Üyesi İşadamı N.M, demirçelik tüccarı S.K, İl Genel Meclisi eski Üyesi ve Karabağlar İl Delegesi Ö.M, işadamı M.B.S., işadamı M.K., Erguvan Derneği yöneticisi A.K. de bulunuyor.

Haklarında yakalama kararı çıkarılanlar arasında ise Şifa Hastanesi’nin eski başhekimi M.A. ile diğer şüpheliler Ş.N.U. ve F.O.’nun da yer aldığı öğrenildi. Emniyette gözaltında bulunan 37 kişinin ifadeleri dün alınmaya başlandı. İfadelerin ardından 6 kişi serbest bırakılırken, 31 kişinin ifadelerinin tamamlanmasının ardından, yarın veya pazartesi günü adliyeye sevk edileceği belirtildi.

Peynirci ile avukat karışmış



Serbest bırakılanların arasında olan AK Partili Buca eski Belediye Başkanı ve geçtiğimiz Haziran’da aynı partiden milletvekili seçilen Cemil Şeboy’un avukatı olan Mehmet Girgin’in, henüz yakalanamayan ’peynirci Mehmet’ lakaplı esnafla isim soy isminin aynı olması nedeniyle yanlışlıkla gözaltına alındığı öne sürüldü. DHA muhabirinin telefonla görüştüğü avukat Mehmet Girgin şunları anlattı: 

"Sabahın karanlığında evimin kapı zili çalındı. Kapıyı açınca üç polis karşımda duruyordu. Kendileri nazik bir şekilde durumu izah etti. Üzerimi giyip, emniyete götürdüler. Evimi bile aramadılar. Emniyette gözaltına alınanların hiçbirini tanımıyorum. Bana ’senin burada ne işin var’ diyenler bile oldu. Baro başkanı ve 300’e yakın avukat gözaltı sırasında yanıma geldi. Benim siyasi çizgim belli. Asıl Mehmet Girgin ’peynirci’ lakaplı olan kişi. Kendisi henüz yakalanamamış. Benim bu kişilerle alakam yok. 50’ye yakın soru sordular. Sorulan sorularla ilgili cevaplar verdim. Bir tek benimle ilgili tespit edilen eski büromun telefon numarası. 2004 yılında bir koleje oğlumu okula kayıt yaptırmak için toplantıya çağrılmam için büromun telefon numarası yazılmış. Bu toplantıya bile gitmedim. Ben kurban bağışı bile yapmadım. Türkiye’de en büyük adaletsizlik, adalet mekanizmasının olmayışı. İş işten geçtikten sonra ’pardon’ demekle bu işler olmuyor. Bana ve aileme bu ızdırabı yaşatanlar hakkında davacı olacağım. Hukuki olarak sonuna kadar bu işin peşini bırakmayacağım. Sapla samanı karıştırıyorlar. Sabahtan beri telefonlarım susmuyor. Herkes geçmiş olsun diyor. Gece 01.30’da emniyetten serbest bırakıldım. Derdimi oradaki görevlilere zor anlattım. En sonunda beni amirlerine götürdüler. O da dosyamı inceledi, bir şeyim olmadığını görünce ’buraya kadar getirilmişsin, ifadeni alalım’ dedi. Ardından da serbest bıraktılar. Ben geçtiğimiz 7 Haziran’da AKP’den Milletvekili aday adayıydım. Partiye yıllardan beri hizmet ediyorum. İlçe başkanlığı ve il başkan yardımcılığı da yaptım. Operasyonla ilgili kimin imzası varsa onlar hakkında şikayetçi olacağım." 

Emniyet yetkilileri aynı ismi taşıyan iki kişinin olduğunu doğrularken, serbest bırakılan avukat Mehmet Girgin’in örgüt içinde faal bir çalışmasının tespit edilmediğini, firarda olan diğer Mehmet Girgin’in yakalama çalışmasının devam ettiğini belirtti.

18 Aralık 2015 Cuma

Ege’de mülteci dramı bitmiyor

Ege’de mülteci dramı bitmiyor

BODRUM'da dün sabaha karşı, Yunanistan'ın Kos (İstanköy) Adası'na geçmeye çalışan mültecileri taşıyan tekne, Kara Ada açıklarında battı.

Sahil Güvenlik ekipleri, sudaki 15 kişiyi kurtardı. Bir kişinin ise cesedine ulaşıldı. Öte yandan İzmir’in Çeşme ilçesinde balıkçılar, denizde can yelekli 2 çocuğun hareketsiz durduğunu fark etti. Çocukların öldüğünü belirledi. Çocukların Irak vatandaşı Hadin Hadi ile Salman Ezdin oldukları belirlendi.

17 Aralık 2015 Perşembe

Bar cinayetine 16 yıl hapis

Bar cinayetine 16 yıl hapis

İZMİR’de iki yıl önce, kapanmak üzere olan bir bara girmekte ısrar ettiği için çıktığı öne sürülen tartışmada, 25 yaşındaki Onur Pala’yı tabancayla ateş ederek öldürdükleri iddiasıyla yargılanan 3 sanıktan tutuklu olan bodyguard 40 yaşındaki Mura G., toplam 16 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Tutuksuz yargılanan iki sanık ise beraat etti.

Olay, 12 Ekim 2013 tarihinde saat 06.00 sıralarında, Alsancak Semti Gazi Kadınlar Sokağı’ndaki bir barın önünde meydana geldi. Antalya’da bir eğlence kulübünde çalışan Onur Pala, bir gün önce memleketi İzmir’e yakınlarını görmeye geldi. Hasret gideren Pala, akşam da bir grup arkadaşıyla eğlenmek için Alsancak’a gitti. Burada birkaç eğlence mekanında vakit geçiren Pala ve arkadaşları, iddiaya göre, sabah saatlerinde kapanmak üzere olan bir bara girmek istedi. Bodyguard Murat G. tarafından engellenince de tartışma çıktı.

Büyüyen tartışma silahlı kavgaya dönüştü. İddiaya göre, Onur Pala uzaklaşmak isterken Murat G.’nin tabancayla açtığı ateş sonucu boynundan vuruldu. Kanlar içinde yerde kalan Pala, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Olayın ardından kaçan katil zanlısı Murat G. ile Atilla A. ve Fatih A. polis tarafından yakalandı. Sanıklardan Murat G. tutuklanırken, diğer iki sanık tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. 

Soruşturmayı tamamlayan Cumhuriyet Savcısı tutuklu sanık Murat G. ile tutuksuz sanıklar Atilla A. ve Fatih A., hakkında müebbet hapis cezası istemiyle dava açtı. İzmir 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde iki yıldır süren davada karar verildi. Yapılan son duruşmaya tutuklu yargılanan Murat G., avukatı Ercan Dönmez, tutuksuz sanıklar Atilla A., Fatih A., avukatları Özgür Değirmenci ile Umut Köroğlu katıldı. Sanık Murat G., "Barın kapalı oludğunu söyledim. Israrla içeri girmek istedi. Küfür etmeye başladı. Ben de korkutmak amacıyla silahımı çıkarttım, o sırada ateş aldı. Böyle olmasını istemezdim. Çok pişmanım" dedi. Sanığın avukatı Ercan Dönmez de müvekkilinin suçu tahrik altında işlediğini belirtip, indirim maddelerinin uygulanmasını talep etti. Diğer iki sanık ise olayla ilgilerinin olmadığını söyleyerek beraatlerini istedi.

Karar için duruşmaya kısa bir ara veren Nurettin Küdür başkanlığınadki mahkeme heyeti, tutuklu sanık Murat G.’yi, suçu tahrik altında işlediğini belirtip adam öldürmekten 15 yıl, ruhsatsız silah bulundurmaktan 1 yıl olmak üzere toplam 16 yıl hapis cezasına çarptırdı. Diğer iki sanığın ise beraatine karar verildi.

16 Aralık 2015 Çarşamba

İZKEF'ten 175 kişiye eğitim

İZKEF'ten 175 kişiye eğitim

İZMİR’de 2015 yılı başında başlattığı girişimcilik eğitimi kapsamında 75 kişiye eğitim veren İzmir Kent Federasyonu (İZKEF), 2016 yılı Mart ayına kadar devam edecek proje kapsamında hedef 7 grupta 175 kişiye eğitim verecek.

Projenin tanıtım toplantısı Way Otel’de İZKEF Genel Başkanı Turgay Yokuş, İl Dernekler Müdürü Turgay Esen, KOSGEB İzmir Güney Müdürü Recep Özçevik ve projeye işbirliği yapan Buca Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Süleyman Başlar ve İŞKUR Karabağlar Hizmet Merkezi Müdürlüğü yetkilileri katılımı ile gerçekleşti. KOSGEB İzmir Güney Müdürü Recep Özçevik, girişimcilik desteğini 2010 yılı Haziran ayından itibaren uyguladıklarını söyledi. 2015 yılında 3 bin kişiye eğitim verildiğini söyleyen Özçevik, üniversiteleri sayarsak bu rakam daha fazla artmaktadır. Girişimcilik desteği almış işverenlerin işbaşı eğitim programı ile işyerini destekleme imkanı sunulduğunu belirtti. 

Proje hakkında bilgi veren İl Dernekler Müdürü Turgay Esen, "Dernekler dairesi olarak derneklere proje kapsamında hibe veriyoruz. 9 derneğe 650 bin TL’lik hibe verdik. Girişimciliğin desteklenmesi ve istihdamın sağlanmasına destek veriyoruz. Kadın temelli, engelli ve gençlik temelli hibe var. İZKEF’in oluşturduğu 43 dernek bu destek ile canlanıyor. 3 kişinin bile işyeri açması başarı sağladığımızı gösteriyor. Bir kişi bile olsa bu projelerimizin ne kadar yerinde olduğunu gösteriyor. Derneklerimizi başka projeler yapmaya davet ediyoruz" dedi. Buca Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Süleyman Başlar da güzel projeler yaptıklarını ve diğer sivil toplum kuruluşlarına eğitim konusunda destek olmaya çalıştıklarını belirtti. 

İzmir’de 2015 yılı başında başlattığı girişimcilik eğitimi kapsamında 75 kişiye eğitim veren İZKEF, 2016 yılı Mart ayına kadar devam edecek proje kapsamında hedef 7 grupta 175 kişiye eğitim verecek.

15 Aralık 2015 Salı

Öğrenci Meclisi Başkanlığı Seçmelerinde İzmir’i temsil edecek

Öğrenci Meclisi Başkanlığı Seçmelerinde İzmir’i temsil edecek

Milli Eğitim Bakanlığı’nın ‘Demokrasi Eğitimi ve Okul Meclisleri Projesi’ kapsamında düzenlenen öğrenci meclisi başkanlığı seçimlerinde önce okulunda, ardından da ilçe ve il genelindeki seçimlerde ilk sırada yer alma başarısı gösteren Bergama Cumhuriyet Anadolu Lisesi öğrencisi Erkan Yılmaz, Türkiye seçmelerine gitmeye hak kazandı.

Milli Eğitim Bakanlığı’nın hoşgörü ve çoğulculuk bilincinin geliştirilmesi, öğrencilere seçme, seçilme ve demokrasi kültürünün kazandırılması, katılımcı olma, iletişim kurabilme, demokratik liderliği benimseyebilme ve kamuoyu oluşturmak amacıyla hayata geçirdiği "Demokrasi Eğitimi ve Okul Meclisleri Projesi" kapsamında Bergama’daki okullardaki öğrenciler arasında da bir süre önce temsilciler seçildi. İlçe genelindeki seçimlerde Cumhuriyet Anadolu Lisesi öğrencisi Erkan Yılmaz, önce okulunda ardından da ilçedeki seçimlerde temsilci seçilerek il seçmelerine gitti. 30 ilçeden toplam 70 adayın katıldığı il seçmelerinde toplam 28 oy alan Yılmaz, İzmir’i Mart ayında Ankara’da yapılacak olan Türkiye Öğrenci Meclisi Başkanlığı seçimlerinde temsil etme şansı yakaladı.

14 Aralık 2015 Pazartesi

Tunus'ta dinozorların ayak izleri bulundu

Tunus'ta dinozorların ayak izleri bulundu

Tunus'un Tatavin kentinde dinozorlara ait yaklaşık 100 ayak izi bulundu.
TATAVİN
Tunus'un Tatavin kentinde dinozorlara ait yaklaşık 100 ayak izi bulundu. 
Tatavin kentine bağlı Gamrassin ilçesindeki Kültürel Mirası Koruma Derneği Başkanı El-Habib Alcan, yaptığı açıklamada, Gamrassin'de hükümete bağlı Ulusal Madenler Divanı ve İtalya'daki Bologna Üniversitesi işbirliğiyle çalışmalar yürütüldüğünü söyledi.
Çalışmalarda, tarihi 140-150 milyon yıl önceye dayanan dinozorlara ait yaklaşık 100 ayak izinin bulunduğunu belirtildi.
Muhabir: Zeynep Hilal Karyağdı

11 Aralık 2015 Cuma

Gizli bölmelerde 24 kilo uyuşturucu

Gizli bölmelerde 24 kilo uyuşturucu

İZMİR’in Kemalpaşa İlçesi’nde ihbar üzerine durdurulan otomobilde, gizli bölmelerde 24 kilogram esrar ele geçirildi. Gözaltına alınan araç sürücüsü F.S. (31) sevk edildiği mahkemede tutuklandı.

Uyuşturucu ile Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, bir ihbar üzerine Kemalpaşaİlçesi’nde operasyon düzenledi. F.S. yönetimindeki otomobil durdurulup, özel eğitimli köpek ile arama yapıldı.
Otomobilin gizli bölmelerinde paketler halinde 24 kilogram esrar ele geçirildi. Gözaltına alınan F.S., işlemlerinin ardından sevk edildiği adliyede tutuklandı.

8 Aralık 2015 Salı

Altınordu’nun ilacı İzmir

Altınordu’nun ilacı İzmir

PTT 1’inci Ligi’nde son 3 maçta 2 yenilgi, 1 beraberlik alınca 10’uncu sıraya kadar gerileyen Altınordu, ilk yarının son 3 haftasında İzmir’de oynamanın avantajıyla ayağa kalkmaya çalışacak.

Hafta sonunda Şanlıurfaspor’u, gelecek hafta da Adana Demirspor’u Atatürk Stadı’nda konuk edecek kırmızı lacivertli ekip, devrenin son randevusunda ise Karşıyaka ile kozlarını paylaşacak. İzmir’de bu sezon oynadığı 7 maçta 12 puan toplayan Altınordu, bu 3 müsabakayı kayıpsız geçerek devreyi ilk 6 içinde bitirmek için ter dökecek.

Teknik direktör Hüseyin Eroğlu, ligin ilk etabını deplasmana gitmeden tamamlayacak olmanan avantajını en iyi şekilde kullanmaya gayret edeceklerini söyledi. Kaybettikleri puanları İzmir’de telafi etmek istediklerini belirten Hüseyin Eroğlu, "En büyük kozumuz evimiz olacak" dedi.

Şanlıurfaspor ve Karşıyaka’nın alt sıralardan kurtulma, Adana Demirnspor’un ise şampiyonluk mücadelesi verdiğini hatırlatan Hüseyin Eroğlu, "Zor karşılaşmalar oynayacağız ama alnımızın akıyla sahadan ayrılacağız" dedi.

İzmir'in Çeşme ilçesinde sahile vurmuş 5-6 yaşlarında kız çocuğu cesedi bulundu

İzmir'de sahile vurmuş çocuk cesedi bulundİzmir'in Çeşme ilçesinde sahile vurmuş 5-6 yaşlarında kız çocuğu cesedi bulundu.

Pırlanta Plajı mevkisinde bir çocuk cesedi gören vatandaşlar, durumu jandarmaekiplerine bildirdi. Ekipler, bölgede yaptıkları incelemede üzeri siyah montla örtülmüş 5-6 yaşlarında bir kız çocuğu cesedi buldu. 
Suriye uyruklu olduğu tahmin edilen çocuğun 2-3 gün önce boğulmuş olabileceğini belirledi.  Bodrum ilçesinde Aylan bebekle aynı kaderi paylaşan minik çocuğun cesedi, Cumhuriyet Savcısı’nın incelemenin ardından otopsi yapılmak üzere İzmir Adli Tıp Kurumu’na gönderildi. 

4 Aralık 2015 Cuma

Tiyatrolu asgari ücret talebi

DEVRİMCİ İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), tiyatro gösterisiyle, asgari ücretin bin 900 lira olmasını talep etti. Gösteride bir işçinin sırtında temsili olarak patronun maketini taşıması dikkat çekti.

AK Parti Hükümeti’nin seçimlerden önce vaat ettiği bin 300 lira asgari ücret talebi için Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun çalışmaları sürerken, DİSK, İzmir’in KonakMeydanı’nda tiyatro gösterisiyle asgari ücretin bin 900 lira olmasını istedi. DİSK’e bağlı sendikaların yanısıra, TMMOB ile KESK’in de destek verdiği eylemde, Yeni Kapı Tiyatrosu’nun yoksulluğu anlatan gösterisi sunuldu.
Gösteride bir işçinin sırtında temsili olarak patronun maketini taşıması dikkat çekti. DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, asgari ücretin bin 900 lira olmasını isteyerek, şunları söyledi: 

"İşçi sınıfının artan refah payı, kişi başına düşen milli gelir oranı, yoksulluk sınırı ve Cumhurbaşkanı maaşına yapılan zam oranında iyileştirme talebinde bulunmuştuk. Birçok siyasi parti seçimler öncesinde asgari ücret vaatlerini parti programlarına aldı ve işçiler olarak haklı bir kazanım sağladık. Ancak, bin 300 liralık asgari ücret işçinin insanca yaşayabileceği açlık ve yoksulluk sınırından uzaktır. Halen açlık sınırının dahi altında olan bu asgari ücret cinayettir. Ülkeyi yönetenlerin övündüğü milli gelir artışından da, büyümeden de işçilerin pay almadığı açıktır. Sermaye temsilcileri ücretten yük olarak bahsetmekte, bunun paylaşılmasını istemektedir. Ücret paylaşılması gereken bir yük değildir. Ücret işverenin sorumluluğundadır. 150 lira için bu kadar gürültü neden kopartılmaktadır? Sermaye cephesi asgari ücret karşılığında işçi sınıfından diyet mi talep etmektedir? Bu diyetlerden bir tanesi de işsizlik fonunun yağmalanmasıdır. Resmi işsiz sayısının üç milyon olduğu ülkemizde bu fonun üç katlık bir tutarı patronlara aktarılmaktadır. Ancak bu da yetmemekte, işsizlik fonuna göz dikilmektedir."

3 Aralık 2015 Perşembe

'Rus öğrencilerimiz bizlere ailelerinin emanetidir'

'Rus öğrencilerimiz bizlere ailelerinin emanetidir'

Yükseköğretim Kurulu yaptığı yazılı açıklamada, "Türkiye'de eğitim gören Rus uyruklu öğrencilerimiz bizlere ailelerinin birer emanetidir" ifadesini kullandı.
Yükseköğretim Kurulu (YÖK), Türkiye'de eğitim gören Rus uyruklu öğrencilerimiz bizlere ailelerinin birer emanetidir. Bu bağlamda, ülkemizdeki bütün Rus öğrencilerimize Türk ali-cenaplığının icaplarından olan misafirperverliğimizi, dün olduğu gibi bugün de yarın da eksiksiz şekilde göstermeye devam edeceğimizin bilinmesini isteriz 
YÖK'ten yapılan yazılı açıklamada, "Türkiye'deki Rus öğrencilerin tam misafirperverlik görmeye devam edeceklerini belirterek Rus makamlarına aynı hassasiyeti göstermeleri çağrısı yaptı." ifadesi kullanıldı.
YÖK, Rusya Eğitim ve Bilim Bakanı Dimitri Livanov'un basına yaptığı, "Üniversitelerimizde eğitim gören Türk vatandaşı öğrencilere yönelik hiçbir yaptırım uygulanması söz konusu değil. Bu amaçla tüm üniversitelerimize tebligatlar göndererek, Türk öğrencilerin koruma altına alınması talimatı verdik. Biz eğitimin iki ülke arasında patlak veren krize dahil edilmesini istemiyoruz. Eğitimlerine sorunsuz devam etmeleri için gerekli koşullar sağlanacak" şeklindeki açıklamasını çok olumlu karşılarken aynı bakanlıktan yapılan "Türkiye'deki eğitim kurumları ile işbirliği içinde olan 44 Rus yükseköğretim kurumunun büyük bölümünün ikili anlaşmaları tek taraflı olarak iptal ettikleri veya askıya aldıkları" ve "akademik değişim programları çerçevesinde Türkiye'de bulunan Rus öğrencilerin geri çekileceği" şeklindeki değerlendirmeleri büyük üzüntü ve hayretle karşıladığını belirtti. 
Akkuyu Nükleer Santrali Projesi kapsamında öğrenim gören 310  öğrenciyle yaklaşık bini aşkın Türk üniversite öğrencisinin Rusya'da öğrenim gördüğü bildirilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Buna mukabil Sayın Bakanın ifade ettiği gibi ülkemizde 100 Rus uyruklu üniversite öğrencisi değil, Rusya’daki Türk üniversite öğrencisi sayısından daha fazla öğrenci eğitim görmektedir. Türkiye'de eğitim gören Rus uyruklu öğrencilerimiz bizlere ailelerinin birer emanetidir. Bu bağlamda, ülkemizdeki bütün Rus öğrencilerimize Türk ali-cenaplığının icaplarından olan misafirperverliğimizi, dün olduğu gibi bugün de yarın da eksiksiz şekilde göstermeye devam edeceğimizin bilinmesini isteriz. Rusya’daki Türk öğrencilerimize de aynı hassasiyetin Rus makamlarınca gösterilmesi haklı beklentisi içindeyiz.

2 Aralık 2015 Çarşamba

Ege’nin öncü kadınları

Ege’nin öncü kadınları

HÜRRİYET Ege Yazarı Ayçe Dikmen tarafından yayına hazırlanan ve İzmir Ticaret Borsası (İTB) sponsorluğunda hayata geçirilen "Ege’nin Öncü Kadınları" adlı belgesel ilk gösterimini yaptı. Belgeselde Türkiye’nin ilk kadın emniyet müdürü, ilk paraşütçüsü, ilk muhtarı, ilk ortodontisti, ilk danıştay başkanı, ilk baro başkanı ve ilk borsa başkanı olmak gibi pek çok ilkin Egeli kadınlar tarafından gerçekleştirildiği ortaya kondu.

Türkiye’de kadına seçme ve seçilme hakkının verilmesinin yıl dönümüne çok az bir süre kala gerçekleştirilen belgesel gösterimi Ege’de iş ve siyaset dünyasının öncü kadınları tarafından büyük ilgi gördü. Gösterim öncesi bir konuşma yapan Türkiye’nin ilk kadın borsa başkanı, İTB Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli, özel bir kent olanİzmir’in alamet-i farikasının da kadınlar olduğunu dile getirdi. İzmir’in öncü kadınlarının, genç Türkiye Cumhuriyeti’nin fark yaratanları olarak tarihteri yerlerini çoktan aldıklarını belirten Kestelli, "Ancak bizim bu başarı hikayelerini yükselterek geleceğe taşıma sorumluluğumuz var. Egenin kadınları bu ülkenin ilk doktoru, ilk valisi, ilk muhtarı, ilk hameki, ilk borsa başkanı, ilk baro başkanı olmuş olabilirler. Ama yarınlara daha büyük bir miras bırakmak durumundayız. Bizim çocuklarımız dünyanın ilkleri arasında yerini almalı" dedi. 

Bu hedefleri de anlatan Kestelli, "İlk Nobel ödülünü Egeli bir bilim kadını aldığında, sporda bir Egeli kızımız dünya rekoru kırdığında, Egeli bir kadın sanatçımızın eseri küresel müzayede salonlarında satış rekoruna ulaştığında, kızlarımız dünyada isimleri verdikleri bilimsel buluşlara imza attıklarında kendimizi gerçek anlamda başarmış hissedebiliriz. Bugün ülkemizde milyonlarca kızımız var olabilmek için ne yazık ki kardelenler gibi efor sarf etmek zorunda bırakılıyor. Eğer Türkiye Ege’den başlayarak kızlarımızın üstündeki kristal tavanı kırmayı başarırsa gerçek anlamda yeni bir devrimin kapılarını ardına kadar açmış oluruz" diye konuştu. 

Ayçe Dikmen de, Türkiye’nin ilk kadın emniyet müdürü, ilk paraşütçüsü, ilk muhtarı, ilk ortodontisti, ilk danıştay başkanı, ilk baro başkanı ve ilk borsa başkanı olmak gibi pek çok ilkin Egeli kadınlar tarafından gerçekleştirildiğini ancak bunların bilinmediğini kaydetti. Dikmen, "Amacım bu öncü kadınların bizlere, arkalarından gelen kadınlara cesaret ve ilham kaynağı olmalarını sağlamaktı. Öncü kadınlarımıza hem öncü oldukları hem de bilgileri cömertçe paylaştıkları için teşekkür ederim" dedi.

1 Aralık 2015 Salı

Kömür torbalama tesisinde intihar

MANİSA’nın Soma İlçesi’nde borçları nedeniyle bunalımda olduğu ileri sürülen 22 yaşındaki Osman Akçan, intihar etti.

Bir süre önce çalışıp ayrıldığı kömür torbalama tesisine dün saat 13.00 sıralarında giden Osman Akçan, burada özel güvenlik görevlisi Akif Boncuk ile bir süre sohbet etti. Daha sonra Boncuk, bankaya gideceğini söyleyip, Akçan’dan bir süre yerine bakmasını istedi. Yaklaşık yarım saat sonra bankadan dönen Akif Boncuk, Osman Akçan’ın tesisin sundurmasına ipte asılı cesediyle karşılaştı.



Olay yerine jandarma ve 112 Acil Servis ekibi çağırıldı. Asılı olduğu yerden indirilen Akçan’ın yaşamını yitirdiği belirlendi. Bekar olan Akçan’ın cesedi, savcı ve jandarmanın olay yerindeki incelemelerinin ardından otopsi yapılmak üzere İzmir Adli Tıp Kurumu Morgu’na kaldırıldı. 

Jandarma, Osman Akçan’ın intiharı ile ilgili soruşturma başlattı.