-->

Çeviri

26 Şubat 2020 Çarşamba

Kaya ve Aksoy Ailesinin acı kaybı


Kocaeli Hereke kışla düzü mahallesin de ikamet eden Gürsel Aksoy vefat etmiştir Sadrettin 

AKSOY ile evli Gürsel Kaya uzun süre tedavi olmasına rağmen kanser ilet tine yenik düşmüştür..

 Aynı zamanda Ağrılı Şakir Kaya'nın kızı olan Gürsel Aksoy Kaya net Gurubu yönetim kurulu başkanı Zakir KAYA'NIN ABLASIDIR 3 EVLADA SAHİP OLAN Aksoy 58 YAŞINDA YAŞAMA Veda etti . 
Cenazesi 26/02/2020 Çarşamba günü öğle namazına müteakiben Kışla düzü merkez caminden kaldırılarak Yukarı Hereke Asri Mezarlığına defnedilecektir. Merhumeye Allah'tan rahmet, yakınlarına sabrı-i celille dileriz ACIMIZI TÜM AİLE DOSTLARIMIZLA PAYLAŞIYOR BAŞTA ZAKİR KAYA OLMAK ÜZRE EŞİ Sadrettin AKSOY ÇOCUKLARI HASAN LÜTFÜ AKSOY VE KIZI BİRDAL AKSOY VE TÜM KAYA AİLESİNE BAŞSAĞLIĞI DİLİYORUZ Yusuf Kaya  KHA-İZMİR.

25 Şubat 2020 Salı

İzmir’de evde çıkan yangında bir kişi zehirlendi

İzmir’de evde çıkan yangında bir kişi zehirlendi

İZMİR’in Buca ilçesinde, 5 katlı bir binanın 5’inci katında henüz belirlenemeyen bir nedenle yangın çıktı. Yangında ev tamamen kullanılmaz hale gelirken, dumandan zehirlenen ev sahibi Tarık Yaman, sağlık ekipleri tarafından hastaneye kaldırıldı.

Yangın, bugün saat 04.00 sıralarında Yenigün Mahallesi 268/1 sokakta bulunan 5 katlı bir apartmanın 5’nci katında çıktı. Henüz belirlenemeyen bir nedenle çıkan yangın, kısa sürede evin birçok noktasını sardı. Evde bulunan Tarık Yaman’ın balkona çıkarak yardım istemesi üzerine, komşuları durumu sağlık, polis ve itfaiye ekiplerine bildirdi. İhbar üzerine olay yerine gelen itfaiye ekipleri, yangına kısa sürede müdahalede bulundu. İtfaiye ekipleri tarafından evden çıkartılan Yaman’ın dumandan zehirlenmesi üzerine, sağlık ekipleri tarafından ambulansa alınarak Buca Seyfi Demirsoy Devlet Hastanesi’ne sevk edildi. Burada tedaviye alınan Yaman’ın sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildi. Öte yandan, yangın ile ilgili başlatılan soruşturma kapsamında, Olay Yeri İnceleme ekipleri Yaman’ın evinde çalışma yaptı.

24 Şubat 2020 Pazartesi

Manisa'da deprem! İzmir'de de hissedildi

Manisa’nın Akhisar ilçesinde saat 15.40’da 4,5 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Deprem İzmir'de de hissedildi.

Manisa'nın Akhisar ilçesinde Richter ölçeğine göre 4.5 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Çevre il ve ilçelerden de hissedilen depremde, ilk belirlemelere göre can ve mal kaybı yaşanmadı.
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı'nın (AFAD) merkez üssünü Akhisar ilçesinin Karabörklü Mahallesi olarak saptadığı deprem, saat 15.40'ta meydana geldi.
Yerin 7 kilometre derinliğinde olan deprem, Manisa kent merkezinin yanı sıra çevre ilçeler ile İzmir, Balıkesir, Eskişehir, Aydın, Bursa ve Çanakkale'de de hissedildi. Kısa süreli paniğe neden olan depremle birlikte vatandaşlar evlerinden çıktı. Depremde can ve mal kaybı yaşanmadı. Bu depremden 3 dakika sonra da aynı bölgede 3.5 büyüklüğünde deprem oldu.
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü ise depremin büyüklüğünü 4.8 olarak açıkladı.
MANİSA VALİLİĞİ'NDEN AÇIKLAMA
Manisa Valiliği, merkez üssü Akhisar ilçesi olan 4,5 büyüklüğündeki depreme ilişkin herhangi bir olumsuzluğun bulunmadığını bildirdi.

Valilikten yapılan yazılı açıklamada, saat 15.40'ta merkez üssü Akhisar olan 4,5 büyüklüğünde deprem meydana geldiği belirtildi.
Açıklamada, "An itibari ile depremden kaynaklanan herhangi bir olumsuzluk bulunmamaktadır. Kamuoyuna saygıyla duyurulur." ifadelerine yer verildi.

13 Şubat 2020 Perşembe

İzmir'deki iğrenç görüntülerin ardından o sucu konuştu! DAMACANANIN İÇİNE YAPMADIM'

İzmir'deki iğrenç görüntülerin ardından o sucu konuştu!

İZMİR'in Buca ilçesinde, apartman dairesine sipariş üzerine su getirdikten sonra müşteriden aldığı boş damacanaya, asansörde idrarını yaptığı iddia edilen Emre A., savcılıkta ifade verdi. İdrarını damacananın içine değil, asansörün zeminine yaptığını, kokuyu önlemek amacıyla da damacananın içindeki suyu yere döktüğünü söyleyen Emre A.'nın, "Bütün gün çok çalışmıştım, dinlenmeye ve mola vermeye fırsatım olmamıştı, bu yüzden çok sıkışmıştım" dediği öğrenildi.

Buca'nın Evka 1 Mahallesi'nde bulunan toplu konuttaki daireden, telefonla damacana su sipariş edildi. Bunun üzerine firmadan eve su getiren ve adının Emre A. olduğu tespit edilen kişi, ödeme sonrası bina sakininden boş damacanayı aldı. Asansöre binen Emre A., iddiaya göre, burada idrarını yaptı. Asansörden inen Emre A., binadan ayrıldı. Bir süre sonra asansöre binip, idrar kokusu alarak, rahatsız olan bina sakinleri, kamera kayıtlarını izledi. Asansör kamerasına yansıyan görüntülerde sucunun, arkasını dönüp, boş damacanayı önüne aldığı ardından da ters çevirdiği anlar yer aldı. Sosyal medyada paylaşılan ve binlerce kişi tarafından izlenen görüntüler, sucunun önce damacananın içine idrarını yaptığı, ardından da bunu yere döktüğü şeklinde yorumlandı ve tepki çekti.
DAMACANANIN İÇİNE YAPMADIM'
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, görüntüdeki Emre A. hakkında, 'Hayasızca hareketler' suçundan soruşturma başlattı. Gözaltına alınan Emre A., emniyetteki işlemlerinin tamamlanmasının ardından adliyeye sevk edildi. Emre A., ifadesinin alınmasının ardından savcılık tarafından serbest bırakılırken, savcılığın talebi üzerine Sulh Ceza Mahkemesi'nin de kararıyla görüntülere erişim engeli kondu. Emre A.'nın verdiği ifadede ise, "Bütün gün çok çalışmıştım, dinlenmeye ve mola vermeye fırsatım olmamıştı. İdrarımı damacanaya yapmadım, asansörün zeminine yaptım. Belki bir nebze de olsa kokuyu önler diye damacananın içinde kalan suyu zemine döktüm" dediği öğrenildi.

12 Şubat 2020 Çarşamba

Özgecan Buca'da unutulmadı

Özgecan Bucada unutulmadı
KADIN cinayetlerinin sembolü haline gelen Özgecan Aslan, katledilişinin beşinci yılında Buca'da unutulmadı. Kadın Danışma Merkezi'nde düzenlenen anma programında Özgecan ve katledilen tüm kadınlar anılırken duygulu anlar yaşandı.
Türkiye'de her geçen gün giderek artan kadın cinayetlerinin sembolü olan ve 5 sene önce Mersin'de evine gitmek için bindiği minibüste öldürülen 19 yaşındaki Özgecan Aslan, Buca'da anıldı. Kurulduğu günden bugüne verdiği psikolojik ve hukuki danışmanlık hizmetiyle Bucalı kadınların ikinci evi olan Özgecan Aslan Kadın Danışma Merkezi'nde düzenlenen anma programına Buca Belediyesi Başkan Yardımcısı Barış Özreçber, CHP Buca İlçe Başkanı Hacer Taş, sivil toplum kuruluşları, mahalle muhtarları ve çok sayıda vatandaş katıldı. Etkinlikte, Özgecan Aslan ve Buca'da katledilen kadınlar başta olmak üzere Türkiye'de şimdiye kadar katledilen kadınların adları okunarak 'burada' sloganıyla haykırıldı. Kadın cinayetlerine 'dur' demek için hazırlanan kadın maketleri ise alandakilere duygulu anlar yaşattı.
5 YILDA TAM 1769 ÖZGECAN HAYATTAN KOPARILDI
Toplantıda konuşan Başkan Yardımcısı Özreçber, Özgecan'ın katledildiği günden bugüne artan kadın cinayetlerine dikkat çekerek, "Daha 19 yaşındayken yaşamdan, hayallerinden, geleceğinden koparılan Özgecan Aslan, acımasızca katledildiğinde hepimizin canından can gitti. Özgecan'ımızın katledildiği 2015 yılından bugüne kadar, her geçen yılda kadın cinayetleri biraz daha arttı. 2015 yılından bugüne kadar 5 yılda tam bin 769 Özgecan'ın daha sevgili dehşetiyle, koca şiddetiyle, ağabey işkencesiyle, kendini bilmezlerin canı istedi diye sebepsizce yaşamdan koparılmalarına tanık olmuşuz. Kadına yönelik şiddet, Türkiye'nin en büyük sorunlarından biridir.  Artık Türkiye'de kadın cinayetlerinin son bulmasını istiyoruz. Çünkü kadın cinayetlerine 'dur' demek her şeyden önce bir insanlık görevidir" dedi.
Özgecan Aslan Kadın Danışma Merkezi'nde düzenlenen anma töreninin yanı sıra Buca Belediyesi Kent Konseyi tarafından da Şirinyer Düğün Salonu'nda etkinlik düzenlendi. Türkiye'de kadın olmanın zor olduğuna vurgu yapan Buca Kent Konseyi Başkanı Mürüvet Balcılar, "Türkiye'de kadın hareketi bir ivme kazanmaya başladı. Biz ne kadar ısrarcı olursak, ne kadar kararlı olursak, bizden sonrakilere yaşanabilir bir Türkiye bırakabiliriz" diye konuştu.

11 Şubat 2020 Salı

Buca'nın temizlik raporu: Şikayetler yüzde 70 azaldı

Bucanın temizlik raporu: Şikayetler yüzde 70 azaldı
İZMİR'in en kalabalık ilçesi Buca'da, vatandaşın temizlik hizmetlerine ilişkin taleplerinin yüzde 95'i çözüme kavuşturulurken, şikayet oranı yüzde 70 oranında azaldı.
Vatandaşların daha temiz ve düzenli bir çevrede yaşayabilmeleri için çalışmalarını sürdüren Buca Belediyesi, yaptığı hamlelerle vatandaşın memnuniyet düzeyini arttırdı.  Göreve başladığı andan itibaren temizlik işleri, park ve bahçe bakımı, fen işleri gibi alanlarda gerçekleştirdiği düzenleme ile kentin temel sorunlarının çözümü için çalışan Buca Belediye Başkanı Av. Erhan Kılıç, gözle görülür bir değişime imza attı. Temizlik İşleri Müdürlüğü ekiplerinin eksiklerini tamamlayarak daha verimli bir çalışma olanağı sağlayan Kılıç, Buca'da adeta temizlik seferberliği başlattı.
ŞİKAYETLER YÜZDE 70 AZALDI
Sokak sokak, mahalle mahalle gerçekleştirilen temizlik seferberliği kapsamında, kent temizliğinde kalıcı değişimler gerçekleştirildi. Buca Belediyesi Halkla İlişkiler Birimi'nden alınan verilere göre son 6 aylık dönemde sosyal medya, çağrı merkezi ve internet üzerinden yapılan temizlik ve bakımla ilgili taleplerin yüzde 95'i hızlı bir şekilde hayata geçirildi.  Yapılan çalışmalar sonucunda ise belediyeye temizlik ve bakımlarla ilgili gelen taleplerin yaklaşık yüzde 70 oranında azaldığı ifade edildi.
BUCALININ TEMİZLİK SORUNU KALMAYACAK
Çalışmalardan duyduğu memnuniyeti ifade eden Kılıç, "Sosyal medya hesaplarımda, Buca sokaklarında, kıraathanelerde, parklarda, mahallelerde,  hemşerilerimizle bir araya geldiğimde, en çok şikayet aldığım konu temizlik ve bakım konusuydu. Göreve geldiğim günden beri hem saha çalışmalarında, hem işin koordinasyon çalışmalarında bu işe özel önem gösterdim. 3 aylık koordine çalışmalarından sonra yaptığımız 6 aylık saha çalışmasının ardından çok güzel bir değişimi hep birlikte görüyoruz. Bucalıların 2 yıl içinde artık temizlikle ilgili bir sorunu olmayacak" diye konuştu.

9 Şubat 2020 Pazar

Peki, ama yarın sahaya kim çıkacak? Rifat Sait

Peki, ama yarın sahaya kim çıkacak?
Rifat Sait

24.Dönem İzmir milletvekili
BASAM (Balkan Stratejik Araştırmalar Merkezi) Başkanı

Bu veya şu parti değil, bir araştırma yapılsın, Türkiye’de genel itibariyle siyasete ve siyasetçiye ilginin azaldığını göreceksiniz. Bunun en büyük nedeni kişilerden kaynaklı bir sonuçtur. Olay gelip dolaşıyor yine liyakate dayanıyor. Bunu ille de iktidar partisi için düşünmeyin. Bu durum muhalefet için de geçerlidir. Zaten Türkiye’de doğru bir muhalefet olsa, iktidarın da aynı oranda doğruluk derecesi yükselir.

Seçime hazırlık

Erken veya normal, önümüzdeki tarihte bir seçim olacak. Hepiniz bölgenizde gözlemliyor veya okuyorsunuzdur. Siyasi partiler teşkilatlarını hareketlendirdiler ve ciddi bir hazırlık dönemi başladı. Bu hazırlıkların muhakkak bir dayanağı var.

Türkiye’nin sorunları

Türkiye’de çok önemli sorunlar vardı. İmam hatiplerin mağduriyeti, başörtüsü zulmü, vesayet, haksızlıklar, kuyruklar ve hastanelerde rehin kalmalar gibi… AK Parti bütün bunları başarılı bir şekilde birer birer çözdü. Bu sorunların varlığı aslında Ak Partiye verilen desteğin kaynağıydı. Sorunlar çözülüp bitince, hele bir de unutulunca eski klasik ve kronik sorunlara dönüverdik. Nedir onlar: işsizlik, ekonomik problemler, ticaretin ve üretimin azalması… vs.

Kıyametin kopmasını isteyenlere karşı Türkiye

Diğer yandan maalesef, Ortadoğu’da, Balkanlar’da, Orta Asya’da, Uzak Doğu’da problemler var. Müslümanlar, Türkler, akrabalar, komşular olumsuz etkileniyor. Dünya Kıyametin kopmasını isteyen ve bekleyen şeytanla işbirliği yapmış ruhsuzların kontrolünde. Bunlara şu an itibari ile dur deyip ayar verebilecek tek bir ülke var o da Türkiye Cumhuriyeti. Ancak Türkiye eğer içerde güçlü olursa dış politikada etkili olabilir. Türkiye,  ekonomisi, siyasi zekâsı ve askeri gücü ile Kudüs’e, Suriye’ye, Irak’a Filistin’e, Doğu Türkistan’a, Balkanlar’a huzur ve barış getirebilir. Tabiki her şey Allah’ın elinde. Yanlış söylemek ve yapmaktan Allah’a sığınırım ama birileri Kıyameti istedikleri kadar erkene almaya çalışsınlar sebep dairesinde, Türkiye bunu stabil hale çevirebilecek, bildiğim tek ülkedir inşallah.


Samimiyetin ve güvenin geri kazanılması

Ben burada hamasi laflarla sizleri etkilemek amacında değilim. Hele hele dışarıda denge olsun diye ne olursa olsun içeride körü körüne destek verilsin de demiyorum. Başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere devlet büyüklerimizin bir an önce siyasete ve hükümetin siyasi mevcudiyetine eskiden var olan güven, ilgi ve sevginin tekrar kazanılması için gerekeni yapmalarını önemle rica ediyorum. Eleştirmek haddime düşmez. Lütfen bana kimse kızmasın. Zaman, kızmak, darılmak ya da siyaset yapmak zamanı değildir. İstiklal şairimiz Mehmet Akif’in hemşerileri Arnavutlar için söylediği şu manalı mısraları üstümüze alınıp bir kere daha okumanızı ve düşünmenizi isterim:
…Veriniz baş başa; zira sonu hüsran-ı mübin, Ne hükûmet kalıyor ortada, billahi ne din!
Medeniyyet size çoktan beridir diş biliyor; Evvela parçalamak, sonra da yutmak diliyor.
Arnavutlar size ibret olacakken hâlâ, Ne bu şûride (bulanık) siyaset, ne bu fasid (bozuk) dava…


İşi ehline verin

Ama böylesine mühim ve son derece önemli bir zamanda, eğer Türkiye’ye böylesine kutsal ve önemli bir görev düşüyorsa, bu iş sadece milletten destek istemekle olmaz, milletin destek vermesi için güvenin ve inancın güçlendirilmesi gerekir. Tabiki vatandaşlar olarak birlik olacağız ve devlete sahip çıkacağız ama önce vatandaşın siyasi kuruma inanması ve güvenmesi gerekir. Ülkede yaşananlardan ders alıp bir an önce muhasebe yapmak zorundayız. Bakın hep yazıyor ve söylüyoruz. Bu iş samimi dava insanları ile olur. Ülke yönetiminde denge insan faktörüdür. İşi ehline vermezsek, liyakat ihmal edilirse, siyasette başarısızlık başlar, sağlıkta şikâyetler artar, hasta yakınları doktorlara saldırır,  ekonomide sıkıntı yaşanır, insanlar kendini yakar, yerelde alt yapı biter, belediyeler çalışmaz, depremler daha yıkıcı olur, üretim düşer işsizlik artar, körlük ve metal yorgunluğu başlar,   seçim kaybedilir ama daha önemlisi Allah’ın önemli bir emri olan “İşi ehline veriniz” e muhalefet olursunuz ki bütün sıkıntı ve belalar ardı sıra gelir.

Cevap bekleyen çok önemli bir soru

İstediğiniz kadar bana kızın. Vallahi billahi de çok önemli bir konuya parmak basıyorum. Hükümette, siyasette, bürokraside, yanlış insanları doğruları ile değiştirmezseniz sonuç iç açıcı olmayacak. Cevap bekleyen çok önemli bir soru var. Yarın veya belki yarından da yakın bir zamanda seçim olduğunda sahaya kim çıkacak? Mutlaka piyasa araştırması yapılıyordur. Halk eski halk, vatandaş eski vatandaş değil. Siyasete küsen, siyasete güveni azalan, beklentisi kalmamış insanlar var bunları kim ikna edecek. Küskünleri ve kızgınları kim ve nasıl kazanacak? Bakın bu çok önemli bir soru ve sorundur. Mutlaka bir an önce çözülmesi gerekir. Beka mı? 2023 mü? Kudüs mü? Suriye mi? Hepsi önce bu sorunun cevabını arıyor. Bu sorunu ancak isterse Reis köklü değişiklikler yaparak çözebilir. Umudumuz ondadır.

------------------------------------------ 




Rifat Sait
AK Parti 24.Dönem İzmir milletvekili
Balkan Stratejik Araştırmalar Merkezi (BASAM) Başkanı
Balkan Günlüğü Gazetesi İmtiyaz sahibi

7 Şubat 2020 Cuma

İzmir'de 14 Şubat'a özel sevgi koşusu

İzmirde 14 Şubata özel sevgi koşusu

 İZMİR Büyükşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü, birbirini seven tüm İzmirlileri, "Sevdiğine Koş" adını verdiği yol koşusunda bir araya getirecek. Dünyada Sevgililer Günü olarak kabul edilen 14 Şubat'tan iki gün sonra 16 Şubat Pazar günü düzenlenecek koşu, iki farklı noktadan saat 13.00'te karşılıklı start alacak. Konak Vapur İskelesi ve Üçkuyular Vapur İskelesi önünden koşuya başlayacak çiftler, Mithatpaşa Üst Geçidi’nde buluşup el ele verip parkuru bu şekilde tamamlayacak.
12 Nisan'da yapılacak Maraton İzmir'in ısınma turu olarak da nitelendirilen ücretsiz koşuya sadece sevgililer değil birbirini seven herkes katılabilecek. Kayıtlar,10-14 Şubat tarihleri arasında www.maratonizmir.org adresinden yapılacak. Koşuya Üçkuyular'dan başlayanlar 3.5 km, Konak'tan başlayanlar ise 2.5 kilometre mesafe katedecek. Koşunun en önemli kuralı ise bu iki farklı noktadan start alan çiftlerin, finiş çizgisini el ele geçmesi olarak belirlendi.

6 Şubat 2020 Perşembe

9 aylık bebeklerini yaşatmak için evlerini hastaneye çevirdiler

9 aylık bebeklerini yaşatmak için evlerini hastaneye çevirdiler
İZMİR'de, Hüseyin ve Gülsemin Karakuş çiftinin 9 aylık bebekleri Asel, doğduktan sonra üç kez kalbi durmasına rağmen yaşama tutundu. Epilepsi belirtileri gösteren, ancak tam olarak teşhis edilemeyen hastalığı nedeniyle doğduğundan beri nöbet geçiren Asel bebek, ailesinin hastane odasına çevirdiği evde, cihazlara bağlı olarak nefes alabiliyor.
Karabağlar ilçesinde oturan Hüseyin ve Gülsemin Karakuş çiftinin üçüncü çocukları 9 aylık Asel, dünyaya geldiği Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde solunum sıkıntısı nedeniyle Yeni Doğan Yoğun Bakım Ünitesi'nde tedaviye alındı. Epilepsi belirtileri gösteren, ancak tam olarak teşhis konulamayan hastalığı nedeniyle doğduğu günden beri nöbet geçiren bebeğin, tedavisi devam ederken üç kez kalbi durdu ve doktorların müdahalesiyle hayata tutunabildi. Nöbetler nedeniyle beyninde de hasar oluşan Asel bebek, uzun süre yoğun bakım ünitesinde kaldıktan sonra, yaklaşık bir ay önce ailenin talebi doğrultusunda taburcu edildi. Evde daha steril bir ortam oluşturan aile, Asel bebek için bir odayı hastane odasına dönüştürdü. Bebeğin yaşamsal faaliyetlerini sürdürebilmesi için solunum, beslenme gibi birçok cihaz temin eden aile, kızlarının nöbet geçirme ihtimaline karşın gözlerini kırpmadan başında bekliyor. Kızına bakmak için çalıştığı teknoloji firmasından ayrıldığını söyleyen Gülsemin Karakuş, "Artık tam bir doktor gibi oldum. Küçücük bebeğim çok büyük zorluklarla mücadele etti, ama her defasında direndi. Doktorlar her 'Her şeye hazırlıklı olun' dediğinde Asel yaşama tutundu. Şimdi onu yaşatmak için elimizden geleni yapıyoruz ancak neyle savaştığımızı bile bilmiyoruz. Bir an önce Asel'in hastalığının teşhisinin koyulmasını istiyoruz" dedi.
'KIZIMIZI YAŞATMAK İÇİN MÜCADELE EDİYORUZ, BİRİLERİ SESİMİZİ DUYSUN'
Kızını yaşatmak için elinden geleni yapacağını söyleyen Gülsemin Karakuş, "Kızım önce Allah'ın izni, sonra doktorlarımızın sayesinde hayatına devam ediyor. Çok zor süreçler yaşadık. Defalarca yoğun bakıma girdi çıktı. Solunum cihazları takıldı, boğazı delindi. Bizimle birlikte o da mücadele etti. Doğduğundan beri bacakları kasılıyor, gözleri seyriyor ve sürekli nöbet geçiriyordu. Bu nöbetlerinin sebebi halen anlaşılamadı. Bazen aniden morarıyordu. Doktorlar bile çok fazla ümitli olmamız gerektiğini söylediler ama biz umudumuzu hiç kaybetmedik. Şimdi evde tamamen steril bir ortam yarattık. Sürekli olarak onun başındayım gözümü dahi kırpmıyorum. Burada eldiven, maske, sonda gibi her türlü tıbbi malzeme de var. Kızımı yaşatmak için mücadele ediyoruz ama birileri sesimizi duysun ve elimizden tutsun istiyoruz. Hem kızımın hastalığı anlaşılsın, hem de devlet büyüklerimiz bize maddi manevi destek olsun istiyoruz" diye konuştu.
EVİ HASTANE ODASINA ÇEVİRDİLER, MALİYETİ 60 BİN TL OLDU
Manisa'da bir teknoloji firmasında güvenlik görevlisi olarak çalışan baba Hüseyin Karakuş ise, "Biz kızımı yaşatmak için elimizden gelen her şeyi yapıyoruz ve daha da fazlasını yapmaya da hazırız. Evimizin bir odasını hastane odasına çevirdik. Bunun maliyeti yaklaşık 60 bin TL oldu. Allah razı olsun, en azından 30 bin TL'si devletimiz tarafından karşılanmıştır, gerisini biz ödedik. Asel'in annesi artık çalışamıyor ve biri 16, biri 13 yaşında iki çocuğumuz daha var. Bebeğimizin masrafları çok fazla oluyor, yaklaşık 6 bin TL aylık masrafı var. Ben her ay eşimden dostumdan borç alarak geçiniyorum. Kızım için her şey feda olsun ama maddi bir desteğe de ihtiyacımız var" dedi.

5 Şubat 2020 Çarşamba

Eski sevgilisini sokakta tabancayla vurarak yaralayan saldırgan yakalandı

Eski sevgilisini sokakta tabancayla vurarak yaralayan saldırgan yakalandı
İZMİR'in Buca ilçesinde, eski kız arkadaşı S.B.'yi (38) işe gitmek için sokakta yürüdüğü sırada tabancayla vurarak ağır yaralayan A.B., yakalandı.
Olay, geçen cumartesi sabahı saat 07.00 sıralarında Yenigün Mahallesi'nde yaşandı. İşe gitmek için evden çıkan S.B.'yi, sokakta yürüdüğü sırada ayrıldığı erkek arkadaşı A.B. tabancayla kurşunladı. Talihsiz kadın kanlar içinde yere yığılırken, A.B. kaçtı.
İhbar üzerine olay yerine çok sayıda sağlık ve polis ekibi sevk edildi. Ağır yaralanan S.B., Buca Seyfi Demirsoy Devlet Hastanesi'ne götürülerek, tedavi altına alındı.
Çevredeki güvenlik kameralarını incelemeye alan polis, eski sevgiliyi bu sabah yolda yürüdüğü sırada yakaladı. Gözaltına alınarak, polis merkezine götürülen A.B.'nin sorgusunun devam ettiği öğrenildi.

4 Şubat 2020 Salı

İzmir'de, jandarmadan huzur ve güven uygulaması

İzmirde, jandarmadan huzur ve güven uygulaması
İZMİR'de, jandarmanın düzenlediği huzur ve güven uygulamasında, aranan 31 kişi yakalandı.
İzmir İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, dün gün boyunca birçok ilçede çocuk ve gençlerin korunmasına yönelik, okul çevrelerinde huzur ve güven uygulaması yaptı. Uygulamada, 6 bin 172 kişinin kimlik sorgusu yapılırken, çeşitli suçlardan aranan 31 kişi yakalandı. 3 bin 174 araç sorgulandı. 6 araç trafikten men edilirken, 37 araca da toplam da 23 bin 226 TL idari para cezası kesildi.

1 Şubat 2020 Cumartesi

Eski sevgili sokak ortasında kurşunladı

Eski sevgili sokak ortasında kurşunladı
İZMİR'in Buca ilçesinde, S.B. (38) adlı kadın, işe gitmek için yürüdüğü sırada karşına çıkan eski erkek arkadaşı A.B. tarafından tabancayla vuruldu. Ağır yaralanan kadın, tedaviye alınırken, eski sevgili kaçtı.
Olay, sabah saat 07.00 sıralarında, Yenigün Mahallesi'nde yaşandı. İddiaya göre, işe gitmek evden çıkan S.B.'nin yolu eski erkek arkadaşı A.B. tarafından kesildi. Eski sevgili, genç kadını, sokak ortasında tabancayla kurşunladı. Talihsiz kadın kanlar içinde yere yığılırken, A.B. kaçtı. İhbar üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri, sevk edildi. 
Ambulansla Buca Seyfi Demirsoy Devlet Hastanesi'ne kaldırılarak, tedavi altına alınan S.B.'nin hayati tehlikesinin bulunduğu öğrenildi. Polis, kaçan A.B.'yi yakalamak için çalışma başlattı.