-->

Çeviri

6 Ocak 2020 Pazartesi

FİLİZ ÖZKOL Bazıları sarışın sever



     Efsanevi sarışın Marilyn Monroe'nun oynadığı 'Erkekler Sarışın Sever' filminden adını alan bir yazıyla köşeme başlamak istiyorum. 'Neden sarışınlar erkekleri bu kadar çekiyor?' sorusunun cevabını aramaya başladım. Geçtiğimiz haftaların birinde çok sevdiğimiz bir bayan arkadaşım beline kadar dalgalı güzelim saçlarına kıyarak kısacık sapsarı bir saçla çıkıp geldi. Sanki bir evrim geçirmişti. Ben şaşkınlıkla 'Neden?' dememe kalmadan o gözyaşları içerisinde içini dökmeye başlamıştı. "Kocam beni bir sarışın kadınla aldatıyor..." Ne yani, adam bir sarışına gitmiş diye tipini değiştirecek kadar senin kişiliğin yok mu deyiverdim. Giden her türlü saça gider derken içime bir kuşku çoktan düşmüştü.

PSİKOLOJİK NEDENLERNedir bu sarışınlık merakı? Kadınların imrenip o simsiyah uzun saçlarını bir günde sarıya boyatıp salına salına bir özgüven patlaması yaşatan garip bir büyülü aura da diyebiliriz. Bu tutkuyu körükleyen duyguların altında psikolojik nedenler yatıyor olabilir mi? Hani derler ya, kişi kendisinde olmayan özelliklere aşıktır. Sarışınlık, 'Daha yumuşak, daha anlayışlı, daha iyi' gibi algılamalara neden olabiliyor mu? Yoksa sosyal dünyanın popülerliğini körükleyen alt yapıyı oluşturan bir efsane mi? Dünya genelinin yalnızca %16'sı doğal sarışınmış. O zaman az olan rağbet görüyor diyebilir miyiz? Hala içime sinmeyen bir şeyler var.
Araştırmamı derinleştirmek uğruna tüm yazılı ve görsel medyada dolaşmak istedim. İlk rastladığım olgulardan biri erkeklerin hayallerinde sarışınların özel bir yeri varmış. Mitoloji ve efsanelerden insanlık tarihine ve sanat dünyasına kadar 'Sarışınlık' konusu oldukça önemli bir yer tutuyormuş.



İLGİNÇ ARAŞTIRMATürk toplumunun sarışına bakış açısı nedir diye kafa yormaya gerek yok. Eski Türk filmlerinde sarışınlar fettan ve içten pazarlıklı gösterildi hepimize.
O yıllarda sarı saçlı insan pek yoktu. Artık şehirli kadın çok değişti. Bugün sarışınlık masumiyet algısına dönüşmeye başladı. Bu, sarışınların başarısı oldu ve kendilerini topluma saygın bir şekilde kabul ettirdiler. Sosyal bilimler ve sanat alanında orijinal konuları incelemek üzere kurulan Gradiva Derneği, "Erkeklerin sarışınları tercih ettiği"ne dair bir araştırma yapmış. Sarışınlığın "Arzu" manasına geldiğini iddia eden araştırmacılar, esmerlerin sarışınlar karşısında gücü olmadığını öne sürmüş.
HAYATINDA EN AZ BİR KEZ...Ayrıca sarışın kadının, Avrupa sinemasından Hollywood'a kadar, zaman ve mekân ayırt etmeksizin daima büyüleyen kadını simgelediği tezi de savunulmuş... Geçtiğimiz yıllarda Londra City Üniversitesi'nin yaptığı bir araştırma, sarışınlığın artık bir avantaj olmadığını ortaya koymuş. Günümüzün erkekleri artık saç renginden çok; enerjik, akıllı ve zeki kadınları çok daha etkileyici buluyormuş. Yine uzmanlar; artık fiziksel görünümden çok, zeka ve duygusal özelliklere değer verildiğinin göstergesi olarak son yıllarda yapılan güzellik yarışmalarında ilk sırayı esmerlerin aldığını da hatırlatıyor. Kadınlarımız hayatlarında en az bir kez sarışın oluyorlar ve sonucun farklı olmadığını görüyor sonra yine asıl rengine dönüyorlar. Bir esmere aşık olup da sarışın karısını boşayan çok erkek hikayeleri de duyuyoruz. Aşkın kişiye özel olduğu tercihlerle bir kez daha ortaya çıkıyor. Yaşasın tüm esmer, kumral ve sarışınlar! İyi ki varız...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder